Ne Mutlu Müslümanım Diyene mi?

TÜM YAZILARI SON GÜNCELLEME: 04 Nisan 2013 12:04

Esasında yazının başlığı da bir slogan. Müslümanım diyene 'değilsin' diyemezsin, bizde aforoz yok. Mutluluk müslümanım demekle aklın kıvrımlarına ışınlanmıyor. Huzur İslam'da sözünü neresinden anlıyoruz? Huzur huzur diyenler İslam'ın huzur anlayışına felsefik bakış açısıyla şöyle bir göz atıp, Olric Olric sayıklamalarıyla uykuya daldıklarında ve yorgun geçirilen bir günün ardından paketi açılmamış beş vakit duruşun dolapta tozlanan seccadeye sürülmemiş bir alın özlemiyle sol omuzda ikamet edenin yazacağı yazgının girizgahına mürekkep daldırıp biraz daha odun olsun ebedi yangına  vermediğin zekatların çatır çatır yenen/yedirilen faizlerine banmak olmadığını bilmeliler. Evet Huzur İslam'da, lakin bu huzur eve gidince eşimizin kapıyı açıp terlikleri önümüze koyması  ve hafta sonları gidilen gezmelerde yeni açılan AVM'lerin vitrinlerinde elbiselere bakıp Gazze'de, Eritre'de, Arakan'da öldürülen bir çocuğun, vücudu kurşunlarla yarılıp öldürülen bir annenin kir-len-di-ril-miş elbisesini düşünmeden rahat rahat yaşamak değil ki! TÜRK'ÜN ANAYASA İLE İMTİHANI Bir insanın Türk olması devletimizin anayasasında yazdığı için binlerce yıldır varolagelmiş değil ki! Neden korkuyoruz? Üniversite gençliği sen Türk'sün sen Kürt'sün diyerek kavgaya başlıyorsa birileri amacına ulaşıyor demektir. İşte o birileri biz kavgalar ettikçe şeytanın Allah'tan istediği müddeti boşa harcamamanın verdiği insanlık dışı hazla dişlerinin arasına kaçan son haram lokmayı da kürdanla çıkarmanın zevkini, memleketinden ayrı düşmüş ve gariban anasının dualarıyla tahsil görmeye gelen öğrenci kardeşimizin sırtına indirilen sopayı sofrasına meze yaparak çıkarıyor. Hiçbir kavim kendini unutmaz. Kim ne yaparsa yapsın Türk kavmi kendini unutmayacaktır. Anayasada Türk yazsa da yazmasa da bu böyledir. Benim kavmimi ve atalarımı anayasa mı koruyacak? Bu tüm kavimler için böyle ve hiçbir kavmin diğerine üstünlüğü yok. Hal böyleyken neden kendimizi üstün ırk görme eğilime giriyoruz. Türklük bir üst kimlik değil, kavmimizin adıdır. Türkler müslümandır, hılful fudul insanlarıdır ve tüm müslümanları kardeşi görür. Yıllarca ne mutlu Türk'üm diyene deyip durduk, peki Göktürk Yazıtlarını(Orhun Abideleri) hiç okuduk mu? Atalarımızdan bize miras kalan en eski yazılı eserler bugün karın, yağmurun, çamurun içinde korumasızca yatıp duruyor. Açın bakın internetten. Bu nasıl milliyetçiliktir? Kaç kişi Türkler'in yegane orijinal alfabesi olan ve Türkler'in icat ettiği Göktürk alfabesinin harflerini biliyor? Bu Göktürk Yazıtları'ndan birinin Çin doğumlu vezir tarafından yazdırıldığını da biliyor musunuz? Atalarımızın 'aç buldum doyurdum, açık buldum giydirdim'sözünü tüm okullarımıza assak daha iyi olmaz mıydı? Ne mutlu Türk'üm diyene demeden önce niçin mutlu olmamız gerektiğini yaşam tarzımızla göstermemiz gerekmiyor mu? Ceplerde marlbora, altımızda Alman arabası, elimizde Amerikan-Çin telefonları, anayasamızda 75 yıl kullandığımız İsviçre Medeni Kanunu; bu mu bizi mutlu eden Türklük! Bugün İstanbul'un iki yakasını deniz altından birleştirecek tüp geçidi bile Japonlar döşüyor be! 75 milyonuz, içimizden hl 3-5 babayiğit mühendis çıkmadı mı? Çıktı kardeşim çıkmasına da onları koruyamadık. Sapasağlam adamlarımız, kadınlarımız uçak kazalarında öldü. Milletin evlatlarını uyduruk kazalarda kaybetmediğimiz gün diriliş gerçekleşecek. Eşref Bitlis'in, Muhsin Yazıcıoğlu'nun, mühendislerimizin ve nicelerinin katilleri çakal gibi yurdumuzda geziyor. Biz de bastığımız yerleri toprak diyerek geçiyoruz. Allah'ın sözüne kulak kesilmiş bir Türklük sonsuza dek yaşayacaktır. Ahirette hiç kimseye sen Türk sen Kürt müsün diye sorulmayacağını bilen kavimler İslam'ın birleştirici sancağı altında ülkemizi hak ettiği müreffeh seviyeye çıkaracaktır. Burası bir devlet, Türkiye bir devlet. İçinde ayrılmaz bütün olmuş kardeş kavimlerin yaşadığı ve bir zamanlar kafiri titretmiş, atlarının nefesi bile düşmanı korkutmuş atalarının yaşadığı bir devlet. Türkiye Cumhuriyeti 1923 yılında kurulmadı; Türkiye Cumhuriyeti Göktürkler zamanında da, Selçuklu ve Osmanlı zamanında da vardı. Bizler 90 yıllık bir tarihin daracık kalıplarında hapsolacak bir ümmet değiliz. Bu devletin ise ortak dile ihtiyacı vardır, tek dil derken ortak dili kastediyoruz. Resmi dilimiz bu yazının da yazıldığı İstanbul(İslambol) Türkçesi'dir. Nasıl ümmeti birleştiren Kuran diliyse(elbette Kuran ile karşılaştırmıyorum, daha büyüğü misal veriyorum) bu devleti birleştiren de Türkçe'dir. Bunun yanında Kürt kardeşimin ana dili Kürtçe'dir. Bu dili istediği gibi kullanır, öğretir, filmini çeker, kitabını yazar, türküsünü söyler. Ozan Arif de Ahmet Kaya da doğrusuyla yanlışıyla bu toprağın insanları. Alp Er Tunga da benim Fatih Sultan Mehmed de. Biz Büyük Türkiye'nin mensuplarıyız ve yegane amaç ezanı, Kuran'ı, namusu ile müslümanca yaşamak. Ne mutlu Allah'tan başkasından korkmayana. Türkiye üzerinde oyun oynanıyor diye düşünenlerin aksine ben Büyük Türkiye'nin oyunları bozduğuna ve çekilen sıkıntıların bozulan oyunculardan kaynaklandığına inanıyorum. Bir partiden değil milletten bahsediyorum. Tek tehlike ise müslüman ahalinin tüm gelişmelere rağmen manevi zillete düşmesidir. Zekatını vermeyen müslümanların ülkesi olduğumuz gün, dünya lideri olsak dahi 'kral öldü, yaşasın yeni kral' demekten başka sözümüz olmaz. Devletimiz bölünmeyecektir, bölünme korkusunu aşan milletimizin devleti büyüme planlarına geçebilir. Bu plan hakça olacak; zalim olmadan ve dili, dini ne olursa olsun mazluma sahip çıkarak. İhtiyacımız olan kudret damarlardaki kanda değil, yüce sıfatının yegane sahibi Allah'ın sözünü idrak etmekte ve fetih ruhunda vardır.