Akaryakıtta akıl oyunları

Akaryakıt ve LPG sektöründeki bazı firmaların ürün satmadığı halde satıyormuş gibi firmalara fatura keserek vergi kaybına yol açtığını belirten Ergaz Genel Müdürü Abubekir Yağız, "Bazı istasyonlarda rafineri fiyatının 2-3 puan altında satış yapılıyor. Etkin denetim istiyoruz" dedi.

Enerjide dışa bağımlılıktan kurtulmaya çalışan Türkiye, bir yandan da içeride kayıt dışılıkla mücadele ediyor. Kanunlardaki boşluklar ile aynı üründeki fiyat farklılıklarından faydalanan fırsatçılar, sahte faturalarla devletin milyarlarca liralık vergi kaybına yol açıyor. Fırsatçılar aynı zamanda vergisini düzenli ödeyen firmalara, pazar payını küçülterek zarar veriyor. Ergaz Genel Müdürü Abubekir Yağız, Türkiye'nin birinci probleminin kayıt dışılık olduğunu belirterek, 'Bu terörden bile daha tehlikeli. Türkiye bir yere gelecekse kayıt dışılığı çözmeli. Kayıt dışılığın bedelini ağır ödüyoruz. İletişim çağındayız. Her şeye anında müdahale etme çağındayız ama sorunları çözemiyoruz' dedi. Devletin , akaryakıt sektöründeki kaçak ve ihrakiye istismarından dolayı , KDV ve ÖTV'den tahmini 10 milyar TL'lik kaybı olduğunu anlatan Yağız, 'Akaryakıtta yapılan oyunla bir tonda 2 bin 500 liralık avantaj sağlıyorlar. Ortada mal yokken fatura kesiyorlar. Sahte şirketler kuruluyor. Makamına gidiyorsunuz kimse yok. Şırnak, Mardin, Kilis'teki istisna bölgelerine hiç dokunulmuyor. Orada devleti 1 milyar dolar dolandırabiliyorlar. Bir akaryakıt istasyonunun aylık 20 bin TL sabit gideri, 10 bin TL enerji gideri var ama TÜPRAŞ'ın 2-3 puan altında ürün satabiliyor. Enerji, nakliye, vergi giderin var, bunlar nerede? Rafineri fiyatları altında satılan ürünlerin denetlenmesini istiyoruz. Etkin denetim istiyoruz' diye konuştu.

KDV düşsün ÖTV'ye eklensin
Akaryakıtta hem ÖTV hem KDV ödediklerini anlatan Yağız, şu öneride bulundu: 'KDV'nin yüzde 18'den 1'e indirilip aradaki farkın ÖTV'ye eklenmesini istiyoruz. Böylece KDV üzerinden yazar kasada yapılan sahtekarlığın önüne geçilecektir.'
Sektör uzmanları akaryakıtla yapılan usulsüzlüklerin beş kalemde gerçekleştiğini belirtiyor.

İddia 1- KDV iadesi
Akaryakıtta KDV yüzde 18 olarak uygulanıyor. İstasyonlar aldıkları ürünleri dış satış sistemi ile müteahhitlere, kum ocaklarına, fabrikalara ve toptan tüketicilere fatura üzerinden satıyor. Ancak ürün teslim edilmiyor. Satış gösterilen bu ürünler istasyonda faturasız olarak nihai tüketiciye satılıyor. İstasyondan toptan alış yapan ama fiili olarak yakıtı teslim almayan şahıs yada şirket, toptan tüketim nedeniyle faturalarını ibraz ederek devletten KDV iadesi alıyor. Alınan bu KDV iadesi istasyonla paylaşılıyor. Kar payları 60 ila 70 kuruş arasında değişen dağıtıcı ve bayilerin bu yolla ortalama 7 liralık akaryakıtta 1,26 liralık KDV avantajı yakaladığı belirtiliyor.

İddia 2- gider gösterme

Firmalar belli bir miktar harcamayı gider yazıp buradan da kazanıyorlar. Örneğin 100 birimlik faturanın 90'ını gider gösteren bir firma akaryakıt için de beş birim yazıp gideri 95 birime kadar çıkarıp buradan da kazanıyor. Burada firmalar yine almadıkları ürün için kesilen faturaları kullanıyor. Enerji uzmanları sorunun çözümü için, firmaya kesilen faturalarla firmanın kullanım miktarının karşılaştırılması gerektiğini söylüyor. Denetimlerin artırılmasını öneren uzmanlar otomasyon sistemlerinin, yazar kasaların denetlenmesinin önemini vurguluyor.

İddia 3- tüpgaz al, otogaz

Vergi kaçakçıları benzer bir yolu otogazda da kullanıyor. Tüpgaz ile Dökmegaz'ın vergisi otogaza göre ton başına 600 lira daha ucuz. Tüpgaz, dökmegaz ve otogazın standart ürünler olduğunu, aralarında bir fark olmadığını belirten uzmanlar tüpgazın halk kullandığı için ucuz satıldığını, fırsatçıların bundan yararlandığını söylüyor. Rafineriden alınan ürün tüp bayilerine tüpgaz diye fatura ediliyor ancak tüp gelmiyor. Bu ürünler otogaz bayilerine satılıyor. Böylece ton başına 600 TL kar elde ediliyor. Uzmanlar, bayilerin otogazı nereye sattığının sorgulanması gerektiğini söylüyor.

İddia 4-Balıkçının ÖTV teşviki

Türkiye balıkçılık sektörünü ÖTV'siz mazotla destekliyor. Vergi fırsatçılarının bunu da kullandığı belirtiliyor. Faturayı 'tekneye alıyorum' diye kesen vergi kaçakçıları ürünü iç piyasaya gönderiyor. Böylece devletin binlece liralık vergi kaybı ortaya çıkıyor. Uzmanlar, illegal faaliyetler sonucu elde edilen haksız kazancın, uygulanan cezaların çok üstünde olduğunu belirtiyor.

İddia 5-diplomatik muafiyet

Diplomatik muafiyet nedeniyle elçilik araçlarından KDV ve ÖTV alınmıyor. Fırsatçılar, diplomatik muafiyet kapsamında vergisiz sunulan ürünü elçiliğe teslim ettim diye gösteriyor, etmediği için ÖTV ve KDV'den kayıp yaşanıyor. Eski bir EPDK yetkilisi bu konuyla ilgili, zamanında gönderilmiş gibi gösterilen akaryakıtın faturalarını Amerikan elçiliğine sorduklarını, elçiliğin kesilen faturaların yüzde 98'inden haberdar olmadığını bildirdiğini söyledi. Yetkili, bu konuda cezaların caydırıcı olmadığını belirterek, vergi kaçakçılığı yapan kişilerin mal varlıklarına tümden el konulması gerektiğini ifade ediyor.

Kaçakçılara verilen cezalar
1.Ürüne el konuyor
2.Ürün tespit edilemezse bedeli üzerinden müsadere uygulanıyor.
3.Hapis cezası uygulanıyor.
4.İdari para cezası veriliyor.
5.Lisans iptal ediliyor.
6.Maliye uğranılan ÖTV kaybı ve buna ek olarak üç katı vergi cezası kesiyor.

Bakmadan Geçme