Milletvekili Genç, memleketin içine düştüğü 'faiz batağına' dikkat çekti
CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç: 'Mart ayında faiz gelirleri 9 milyar 879 milyon TL olurken, faiz giderleri tam 160 milyar 710 milyon TL olmuştur. Yani devlet, her 1 liralık faiz gelirine karşılık yaklaşık 16 lira faiz ödemesi yapmakta' dedi.
CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, Hazine ve Maliye Bakanlığının verilerine göre mart ayında faize 160 milyar 710 milyon TLharcandığını belirtti. Bütçe açığının ise yılın ilk üç ayında 820 milyar TL'ye ulaştığını ifade eden Genç; 2025 bütçe tahminindeki rakamın yarısına yakınının, yılın ilk çeyreğinde harcandığını söyledi. CHP'li Genç: 'Türkiye'nin birinci partisinin lideri Genel Başkanımız Özgür Özel'e karşı gerçekleştirilen alçak saldırıyı en sert biçimde kınıyorum. Bu saldırı bireysel bir eylem olmanın ötesindedir. Bu saldırı, bir siyasi lideri hedef almanın ötesinde, muhalefeti susturma girişimi; milletin iradesine ve demokratik siyasete açık bir meydan okumadır. Cumhuriyet Halk Partisi bu tür saldırılarla yolundan dönecek bir parti değildir. Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel yalnız değildir, bu parti de bu halk da onu asla yalnız bırakmayacaktır. Bize yönelen her saldırı, mücadele azmimizi büyütür. Siyaset meydanında sözü ve iradeyi susturmak isteyenler bilsin ki; biz susmayacağız, geri adım atmayacağız, asla teslim olmayacağız. Failin eli kadar, bu cesareti veren dilin ve ortamın da bu vahim olayda sorumluluğu yüksektir. İktidar kanadından, iktidara yakın kalemlerden ve kimi ekranlardan sistematik şekilde muhalefeti hedef gösteren, milletin temsilcilerini ötekileştiren bu kirli dil, işte böyle sokak şiddetini beslemektedir. Bugün artık bizim için bir eşiktir. Ya siyaset kurumunun onurunu birlikte savunacağız ya da susarak bu karanlığın bir parçası hline geleceğiz. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak, Meclis'in itibarı, siyasetin özgürce yapılabildiği bir ülke ve herkes için demokratik güvence talebimizi sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz' ifadelerini kullandı.
Faiz gelirleri hakkında değerlendirmelerde bulunan Vekil Genç 'Bugün burada görüşmekte olduğumuz kanun teklifinin 9'uncu maddesi özelinde konuşmak belki teknik anlamda sınırlı ama genel olarak bu Meclis'in geldiği noktaya dair söyleyecek çok sözümüz var. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adı altında yürütülen bu rejim, Meclis'i yasama organı olmaktan çıkarıp bir noter makamına indirgemiştir. Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği maddeler, hiçbir düzeltme yapılmadan yeniden Meclis'e getirilmektedir. Bu durum sadece hukuk devletine değil, Meclis'in saygınlığına da açık bir müdahaledir. Ama bugün ben sizlere bu ülkenin gerçek gündeminden, yani yurttaşın yaşadığı derin ekonomik yıkımdan söz edeceğim. Mart ayında faiz gelirleri yalnızca 9 milyar 879 milyon TL olurken, faiz giderleri tam 160 milyar 710 milyon TL olmuştur. Yani devlet, her 1 liralık faiz gelirine karşılık yaklaşık 16 lira faiz ödemesi yapmaktadır. Yılın ilk üç ayında toplam faiz ödemesi 463 milyar TL'ye ulaşmıştır. Faize giden kaynak, tarıma, sağlığa, eğitime ayrılan kaynağın çok üzerinde. Aynı dönemde tarımsal destekleme ödemeleri sadece 43 milyar TL'de kalmıştır. Yani, çiftçiye verilen destek, faiz lobilerine ödenen paranın onda biri bile değil. Nisan ayında yaşanan zirai don felaketi sadece seçim bölgem Kayseri'de 250 bin ton elmanın yok olmasına neden oldu. Türkiye'nin farklı bölgelerinde çiftçinin tarlası yandı, umudu söndü' şeklinde konuştu.
Bütçe açığının yılın ilk üç ayında 820 milyar TL'ye ulaştığını söyleyen Milletvekili Genç şöyle konuştu: 'Bütçede öngörülen rakamın neredeyse yarısı harcandı. Bu tabloyu görünce sormadan edemiyorum: Bu nasıl bir mali disiplindir? Enflasyon verilerine gelecek olursak. TÜİK'in 'makyajlı' verileri bile artık gerçeği gizleyemiyor. Resmiyıllık enflasyon yüzde 38 civarında açıklanırken, ENAG'agöre bu oran yüzde 74. Yurttaşın cebindeki gerçek TÜFE bu. TÜİK verilerine göre; yumurtada yüzde 108, kirada %89, üniversite eğitiminde yüzde 108, elektrik faturasında yüzde 83 artış var. İktidarın ısrarla 'faiz sebep, enflasyon sonuç' diyerek başlattığı ekonomik yıkım bugün 1,4 trilyon TL'lik kur korumalı mevduat faturasıyla taçlandırıldı. Bu para kime gitti? Üretene değil, alın teri dökene değil. Bankada parası olana, dövizi olana gitti. İşte bu tablo, yönetilemeyen bir ekonomik sistemin, plansız bir bütçenin, halktan kopmuş bir iktidarın tablosudur. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak ne yoksulluğa ne işsizliğe ne borca mahkûm edilen bir ülkeye razıyız.'