İbrahim Uyar

HİCR-İ İSMAİL VE GÜNÜMÜZDEKİ FAİZ HASTALIĞI

İbrahim Uyar

            Kavram olarak faiz; para ve malda süreye bağlı borç ilişkisi kapsamında alınan fazlalıktır. Kuran-ı Kerimde “Ribâ” olarak zikredilmektedir. Dinimizin birinci ve ikinci kaynakları haramlığını kesin olarak belirtmiştir.  Müslümanların uzak durması gereken haramların başta gelenlerinden birisidir.
                Faize dayalı sistemler, günümüzde kazanma hırsına bağlı olarak kanser hücrelerinin vücudu sardığı gibi, Müslümanların ekonomik ve sosyal hayatını sarmış, Cahiliye Dönemi insanlarının hayat tarzlarından daha süfli bir durma düştüklerinin göstergesi olmuştur.
                Hz. Peygamber (S.A.V.)  hayatını öğrenmeye Cahiliye Dönemini öğrenmekten başlarız.  O dönemden başlarız ki; Hz. Peygamberin, Müslümanın hayat tarzına neler kattığını daha iyi görelim. Cahiliye Dönemini öğreniriz ki; Asr-ı Saadeti örnek alabilelim. Cahiliye Döneminin inanç, sosyal ve ekonomik  hayatını iyi okuyalım ki, helvadan putlar yapıp onları yemeye heveslenmeyelim!..  Bunlar için öğreniriz Cahiliye Dönemini…
                Ama biz Müslümanlar, İslam Nurunu görmemiş, hiç tanımamış Cahiliye İnsanlarından daha beter bir hayat tarzını mı, yaşamaya başladık acaba? Onlardan, iyi yönümüz var mı? Varsa hangi yönümüz Cahiliye İnsanlarından daha iyi? Tabi ki, birey olarak kendini korumaya çalışan azınlığı bende takdir ediyorum. Ama toplumsal hayat sonuç olarak hepimizi kuşatıyor. Süreç toplumda yaşayan herkesi, çarkında eritmeye devam ediyor.
                Cahiliye döneminde yaşanan bazı olaylara baktığımızda,  günümüz insanın onlardan çokta farklı olmadığını görmek mümkün…  Çağımızda olduğu gibi, o dönemde de faiz ve zina o kadar yaygın ki; Hz. Peygamberin annesinin dedesi Ebu Vehb zamanında yaşanan bir olay, bu mukayeseyi yapmamıza kolaylık sağlayacaktır…
Kutsal Mekân Kâbe’nin tamirini gerektiren durumlar ortaya çıkmıştır. Kâbe’nin onarımına herkes katkıda bulunmak ister. Ama katkı amacıyla getirilmek istenen yardımların menşei ciddi şekilde sorunludur. Dönemin itibar sahibi ve akl-ı selîm  insanlarından birisi olan   Ebu Vehb Cahiliye insanlarının bile meşru görmediği yolla kazanılmış paralarla  Kâbe’nin onarımının yapılmasına razı olmaz  ve insanlara şöyle seslenir;  “Ey Kureyş topluluğu! Kâbe’nin inşasına ancak temiz kazancınızla iştirak edin. Buraya ne zina parası ne ribâ kazancı ne de insanlardan zorla alınmış mal girsin.”(İsmail ÖZSOY, İslam Ansiklopedisi, Faiz Maddesi.)
 
Gayr-ı meşru kazançlar Kâbe’nin inşasına kabul edilmeyince, katkı için getirilen meşru yollardan kazanılmış paralarla onarım yapılır. Fakat bulunabilen miktar Kâbe’nin bütününün onarımı için yetişmez.  Böylece Kâbe’nin ana yapısına dâhil olan Hicr-i İsmail Bölümü (Hatîm) kapalı mekân olarak inşa edilmekten vaz geçilir. Bu günkü yükseklikte duvar inşa edilerek, Kâbe’ye dâhil olduğu belirtilmekle yetinilir.
 
 
Evet!.. Hicr-i İsmail, Cahiliye Dönemi ve günümüz Müslümanlarının sosyal hayatı… “Müslümanım Elhamdülillah” diyen herkesin kendi ve toplum hayatı ile ilgili olarak gözden geçirmesi gereken çok şey var… Rabbim “Kuranın ve Rasulünün” yolundan ayırmasın, Müslümana akıl ve feraset versin,  şeytanın ve nefsimizin esaretinden bizi korusun!
 
“Allah faiz malını mahveder, sadakaları ise artırır (bereketlendirir). Allah, hiçbir günahkâr nankörü sevmez.” (Bakara S./276)
 “Ey iman edenler! Allah'tan korkun. Eğer gerçekten inanıyorsanız mevcut faiz alacaklarınızı terk edin.” (Bakara S./278)
 
“Allah-ü Teâlâ’nın emriyle faiz artık yasaktır. Cahiliyeden kalma bu çirkin âdetin her türlüsü ayağımın altındadır. İlk kaldırdığım faiz, Abdülmuttalib’in oğlu Abbas’ın faizidir.” (Veda Hutbesi)
 
Selam ve dua ile…..

 
 
 
 
 
 

Yazarın Diğer Yazıları