Ekonomist Uzunoğlu, 'Artık ekonomi lastiği patlattı jantın üzerinde giden bir araç gibi gidiyoruz'
Türkiye'deki yaşanan şartların normal olmadığını belirten Ekonomist Ömer Uzunoğlu, 'Genel anlamda baktığımda Türkiye'de ekonomi konusunda söyleyecek çok şey var. Özellikle olumsuz boyutunu ortaya koymak gerçek anlamda beni sıkıyor. Fakat yaşadığımız şartlar çok normal şartlar değil. Artık ekonomi lastiği patlattı. Jantın üzerinde giden bir araç gibi yani jant üzerinde biz gidiyoruz' dedi.
Ekonomist Ömer Uzunoğlu, altın ve döviz piyasası hakkında değerlendirmelerde bulundu. Altının ONS fiyatının ilerleyen dönemlerde yükseleceğini ifade eden Ekonomist Ömer Uzunoğlu, 'İçinde yaşadığımız hafta, ekonomi olarak umarım ben, çok olumlu gelişmelere gebe bir hafta olur diye düşünüyorum. Altın fiyatlarındaki çıkış soluksuz devam ediyor. Dövizdeki sakinlik baki, yine o her zamanki gibi kalıyor. Çok büyük ihtimal içinde bulunduğumuz hafta altının onsu 3 bin 700 doların üzerine çıkabilir, tırmanabilir. Bunu hissediyorum, açıkçası ben söyleyeyim. Yıl sonu hedefim de 4 bin dolar. Genel anlamda baktığımda Türkiye'de ekonomi konusunda söyleyecek çok şey var.Özellikle olumsuz boyutunu ortaya koymak gerçek anlamda beni sıkıyor. Fakat yaşadığımız şartlar çok normal şartlar değil. Artık ekonomi lastiği patlattı. Jantın üzerinde giden bir araç gibi yani jant üzerinde biz gidiyoruz. Ve yine şunu belirteyim ki ben, çocukluğumdan beri bilirim at arabalarında atlar önde, araba arkada olur. Bizim ekonomimizde araba önde, atlar onun arkasında sanki itelemeye çalışıyorlar gibi bir görüntü var' diye konuştu.
'86 MİLYONLUK BİR TÜRKİYE'DE 24.4 MİLYON İNSANIN VEYA ŞİRKETİN İCRALIK OLMASI GERÇEKTEN İÇ AÇICI DEĞİL'
Türkiye'nin demokrasi ve adalete ihtiyacı olduğunu ifade eden Ekonomist Ömer Uzunoğlu, 'Gerçek anlamda baktığımızda enflasyon konusu çok ciddi bir konu ve neredeyse son 5 yıldır en çok bizi meşgul eden, en çok bizim başımıza bela olan husus Türkiye'de yaşanan maalesef olumsuz boyutlardaki yüksek enflasyon oranları. Öncelikle vatandaşı enflasyonun düşeceğine ikna edebilmek önemli ama içinde bulunduğumuz gün, ev halkının yüzde 55 civarında bir enflasyon tahmini var. Ticaret erbabının da yüzde 40'ın üzerinde bir enflasyon tahmini var. Dolayısıyla resmi kurumların yani Merkez Bankası'nın yüzde 28,5'luk enflasyon hedefini belirlemesinin piyasayla çok ciddi bir kopukluğu olduğunu bu noktada rahatlıkla görebiliyoruz. Yine içinde yaşadığımız gün, Türkiye'nin bana göre demokrasiye, hukuka ve adalete ihtiyacı var. Demokrasi, hukuk ve adalet olmadan hiçbir şeyi normal geliştirebilmemiz ve yürütebilmemiz mümkün değil. Dolayısıyla bunu gözeterek, bunu bilerek, bunun bilincinde olarak hareket etmek zorundayız. Genel anlamda baktığımızda rakamsal bazda birkaç rakam ben paylaşmak istiyorum. Türkiye Odalar Borsalar Birliği'nin geçtiğimiz hafta bir açıklaması oldu ve Türkiye'de ilk 7 ayda 16 bin 852 şirketin kapandığı belirtildi. Yine icra dosyalarıyla ilgili bir açıklama yaptılar. İlk 7 ayda 24.4 milyon icralık dosyadan söz ettiler. Yani 86 milyonluk bir Türkiye'de 24.4 milyon insanın veya şirketin icralık olması gerçekten iç açıcı değil, iç kapatıcı bir görüntü. Umarım doğru adımlar atarak ekonomide doğru yönü buluruz. Aksi hlde bu yılı kaybettik ama ben, en büyük endişem 2026'yı da bu yıl gibi kaybeder miyiz tereddüdünü yaşıyorum. Umarım yanılan ben olurum' diye konuştu.