Emniyet Amiri 'Suça sürüklenen çocuk' kavramını anlattı

Suça sürüklenen çocuk kavramının ne olduğu hakkında bilgiler veren Çocuk Şube Müdürü Emniyet Amiri Mustafa Sezer, 'Suça sürüklenen çocuk kanunda suç olarak tanımlanan bir fiili işlediği iddiasıyla hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılan ya da hakkında güvenlik tedbiri alınan çocuk demektir. Peki, suça sürüklenen çocuk nerede başlar biliyor musunuz? Ailede başlar. Önce ailede başlar. Bunun birçok sebebi vardır ilk sırada aile gelir' dedi.

Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürü Emniyet Amiri Mustafa Sezer, Kayseradar ve Radyoradar ortak canlı yayınında ' Emniyet Raporu' programına konuk olarak moderatör Yeliz Bayazıt'ın sorularını yanıtladı.

Suça sürüklenen çocuk kavramının ne olduğu hakkında bilgiler veren Çocuk Şube Müdürü Emniyet Amiri Mustafa Sezer, 'Suça sürüklenen çocuk; kanunda suç olarak tanımlanan bir fiili işlediği iddiasıyla hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılan ya da hakkında güvenlik tedbiri alınan çocuk demektir. Peki, suça sürüklenen çocuk nerede başlar biliyor musunuz? Ailede başlar. Önce ailede başlar. Bunun birçok sebebi vardır; ilk sırada aile gelir. Şunu söyleyeyim: Eğer çocuk, ailenin sevgi ve ilgisini yetersiz buluyorsa, arada bir güven bağının oluşmaması söz konusu olur. Ailenin çocukla sağlıklı bir iletişim kuramaması çok önemlidir. Çocuğun korunmadan yoksun bırakılması, aile üyelerinin birbirlerine karşı olumsuz tutum ve davranışları, aile içi şiddete başvurulması ve ailedeki disiplin anlayışı bu durumu etkileyen başlıca unsurlardır. Şimdi düşünelim: Anne başka söyler, baba başka söylerse ne olur? Çocuk bir istekte bulunur; baba 'tamam' der, anne 'hayır' derse ya da tam tersi olursa, çocuk şunu düşünür: 'O zaman kiminle daha rahat anlaşıyor ve iletişim kuruyorum?' Babasıyla anlaşıyorsa, izinlerini ve isteklerini babasına söyler; annesiyle anlaşıyorsa, annesine yönelir. İşte çocuk ihmal edildiğinde, onunla ilgilenilmediğinde çocuk başıboş kalır. Sonuç olarak, ilgili kurumlarla birlikte yapılacak çalışmalar sayesinde bu çocukları yeniden topluma kazandırabiliriz ve onları suç işlememeye yönlendirebiliriz. Niyetimiz de zaten budur. Bu nedenle bu çocuklara bilerek 'suçlu' damgası vurup, 'Sen suçlusun, öyle kalacaksın, her şeye layıksın' şeklinde bir baskı kurmuyoruz' ifadelerinde bulundu.

Haber Merkezi

Bakmadan Geçme