Usulsüzlükleri bildirdi, işinden oldu

Tüketiciler Birliği Başkanı Mahmut Şahin, İl Göç İdaresi'nde çalışan güvenlik memuru Kürşat Ünal'ın işten çıkarılması hakkında yaptığı açıklamada, 'Kardeşimiz Kürşat bir güvenlik ve 8 sene boyunca Göç İdaresi'nde güvenlik hizmetini yapıyor. Sonra birtakım yanlışlara şahit oluyor ve bu şahit olduğu yanlışları da amirlerine iletiyor, bildiriyor. Fakat bu yanlışları bildirmesinden sonra kendisine bir baskı başlıyor. Kayseri'de çalışan birisi, Adana'da hiç ihtiyaç yokken görevlendirme adı altında 3-4 ay gönderiliyor 'sus' diye. Geldikten sonra yanlışları söylemeye devam eden, amirlerine ileten arkadaşımız işten çıkartılıyor' dedi.

Tüketiciler Birliği Başkanı Mahmut Şahin, İl Göç İdaresi'nde çalışan güvenlik memuru Kürşat Ünal'ın işten çıkarılması hakkında açıklamalarda bulundu. Ünal'ın, gördüğü usulsüzlükler karşısında sessiz kalmadığı ve amirlerine şikayet etmesinin ardından Adana'ya gönderildiğini, ilerleyen süreçte de işten çıkarıldığını söyleyen Tüketiciler Birliği Başkanı Mahmut Şahin, 'Kardeşimiz Kürşat bir güvenlik ve 8 sene boyunca Göç İdaresi'nde güvenlik hizmetini yapıyor. Sonra birtakım yanlışlara şahit oluyor ve bu şahit olduğu yanlışları da amirlerine iletiyor, bildiriyor. Fakat bu yanlışları bildirmesinden sonra kendisine bir baskı başlıyor. Adana'ya sürgüne gönderiliyor 'görevlendirme' adı altında. Görevlendirme gibi masum bir uygulamanın kifayetsiz muhterisler elinde nasıl bir zulme dönüştüğüne bir kez daha şahit oluyoruz. Kayseri'de çalışan birisi, Adana'da hiç ihtiyaç yokken görevlendirme adı altında 3-4 ay gönderiliyor 'sus' diye. Geldikten sonra yanlışları söylemeye devam eden, amirlerine ileten arkadaşımız işten çıkartılıyor. Hakikaten hiç kamu kurumuna yakışmayan bir uygulama. Bu zaman zarfında arkadaşımız yukarıya sorunlarını dile getirmeye çalışıyor, randevu almaya, iletmeye çalışıyor fakat kendisiyle görüşülmüyor. Küçüklüğümüzden beri duyduğumuz bazı laflar var: 'Devlete sırtını daya, rahat et, devlete bir kapak at, yan gel yat'. Bu anlayışla büyütülen bir toplumuz biz maalesef, hala bu laflar söyleniyor. Ve bunu duya duya büyüyen ve bu makamlara gelen insanlar, buraların yan gelip rahat rahat yatma yeri olduğunu düşünüyor. Kamu kurumlarındaki görevlilerin görevi aslında vatandaşı rahat ettirmek, kendilerini rahat ettirmek değil. Ama onlar 'kimse bizi rahatsız etmesin, sorunlu biri mi var görüşmeyelim' diye kapılar kapatılıyor, araya duvarlar örülüyor ve görüştürülmüyor. Bu arkadaşımız 2 sene önce işten çıkartılıyor haksız yere korunması gerekirken ve 2 senelik bir sıkıntının ardından psikolojik olarak sıkıntılar yaşıyor ve belki de intiharın eşiğine geliyor. İntihar ettikten sonra mı 'Ne oluyor?' diyeceksiniz? Bu süreçte yardım etmesi gerekenler maalesef kendi rahatlarını düşünerek yardım etmiyorlar ve şu anda bir zulmün arşa kadar gidiyor. Maşeri vicdan buna razı olmaz, maşeri vicdan kesinlikle bunu kabul etmez ve bunun hesabının sorulması lazım. İlgililer, vatandaşı rahat ettirmek için kamuda göreve gelenler, vatandaşı rahat ettirecek, onların sorunlarını dinleyecek. Kapıyı kapatmayacak, duvar örmeyecek. Fakat 'bana kimse sıkıntılarını getirmesin, ben güleyim eğleneyim' yok. Devlet kurumları, makamlar yan gelip yatma yeri değildir. Bunu da Cumhurbaşkanı bizzat söylemiştir, biz de bunu tekrar edelim' şeklinde konuştu.

'KAMU GÖREVLİSİNE YAKIŞMAYACAK ŞEYLER YAKALADIM'

İşe başladığında bir takım usulsüzlüklere şahit olduğunu, amirlerine şikayette bulunduğunda ise önce Adana'ya gönderildiğini, ardından da işten çıkartıldığını söyleyen Kürşat Ünal, Kayseri Valisi Gökmen Çiçek'ten yardım beklediğini ifade etti. Ünal, 'İşe başladıktan sonra bazı sıkıntıları gördüm ben çalıştığım süre boyunca. Bunu gittim kurum amirlerine, kurum müdürlerine, valiliğe kadar dilekçe yazarak bildirdim. Ondan sonra bunları dile getirdim diye İl Müdürlüğü tarafından sürgüne gönderildim. Aniden oldu ben de şok oldum. Sonra sürgünden geri geldim, kamu görevlisine yakışmayacak şeyleri yakaladım. Tekrar valiliğe bildirdim, ondan sonra da beni işten çıkardılar. Ben burada can güvenliğimin olmadığını, yerimi değiştirin ya da buna bir çözüm bulun diye valiliğe dilekçe yazdım, dilekçelerim de hala duruyor. Bana ne bir cevap oldu ne bir geri dönüş oldu, ondan sonra zaten çıkarıldım işten. İki tane çocuğum var, zaten onlar için dayandım. Valiyle görüşsem, görüştürmüyorlar. İki senedir uğraşıyorum. Korumaları bir türlü engel oluyor. Vali yardımcısına gittim, ancak sekreteriyle görüşebildim. Birileri tarafından engelleniyoruz. Vali Bey ile ben görüşsem bu olayı kesinlikle çözeceğine inanıyorum. Ben biliyorum Vali Bey'in nasıl bir insan olduğunu, babacan bir insan olduğunu. Onlar da bunun farkında, o yüzden beni valiyle görüştürmüyorlar. Sayın Valimizden yardım bekliyorum, beni bir dinlesin sadece başka da bir şey istemiyorum' ifadelerinde bulundu.

Haber Merkezi

Bakmadan Geçme