Emre YELKEN

KUTSALIN ŞEHVETE ALETİ

Emre YELKEN

Rezalate hücum;

Çanakkale şehitlerini ziyarete gitmek üzere yola çıkan kadeş gemisi ve oradaki aziz şehitlere saygı göstereceklerini sandığımız gençlerin yaptıklarını anlatalım ve bu zihniyeti hep birlikte kınayalım.

Tabi ki dönem halk partisinin yönetim de olduğu darbeler dönemedir. Özellikle bu dönemde Çanakkale  şehitlerimiz birer Osmanlı kalıntısı oldukları düşüncesiyle unutturulmuş adeta terk edilmişlerdi.

İşte tam böyle bir dönemde İstanbul’dan Çanakkale’ye gitmek üzere Kadeş adlı bir gemi ayarlanır. Fakat şehitleri anmaya yola çıkan gemi yaşanacak feci olaylarla kadeş rezaleti olarak anılır.

800 kadar davetiye bastırılır. Talep fazla olunca kadeş gemisi  1500 kişiyle yola çıkar. Karanlığın bastırmasıyla beraber gemi, sarhoşların yatağı olmuş, seyahati bir macera gezisi sanan kızlı erkekli topluluğun hareketi işleri çığrından çıkarmıştı. Netice itibariyle bu; gençler ve talebelerden oluşan bir gemiydi, orta yaşlarda yolcu yok denilecek kadar azdı. Alkolünde etkisiyle bir süre sonra ‘Kaptan bizi evlendir’ sesleri duyulmaya başladı. Kadeş hareket ettikten bir süre sonra üniversiteliler eğlencelerine başladılar, gemiye kasa kasa doldurulan içki şişeleri açıldı kısa sürede sazlar şarkılar derken gemi adeta gece kulübü halini aldı. Kamaralardan kahkahalara karışan çığlıklar yükseliyordu. Kamara bulamayan çiftler ise öbek öbek merdiven altlarında utanç alemlerine dalıyorlardı. Gemi büfesinin kapandığı gören geçler zorla büfeyi açtırıp içki dağıttırıp rezilliklerine devam ettiler. Tabi bu hadise duyulur ve TBMM de değerlendirilir .

Asım’ın nesli nerede?

Mecliste söz alan Adalet Partili Hüsnü Dilekçigil, Kıbrıs hadiseleri ne kadar lanetlenmeye muhtaç ise Kadeş hadiselerini yapanlarında aynı derecede olduğunu söyledi ve Kadeş gemisinde Müslümanlığa yakışmayacak hadiselerin yaşandığını, gençliğin hasta olduğunu ve bu gemide Çanakkale törenlerine katılmak üzere giden gençlerin geminin bayrak direğine iç çamışırı asacak kadar ileri gittiklerini söyler ve ardından Türkiye’de bir eğitim buhranı ve bütün memlekette bir ruh buhranı olduğunu söyler. Tabi o yıllar gençliğin dininden diyanetinden aslın dan uzaklaştırıldığı yıllar namaz kılmanın oruç tutmanın fişlenme sebebi sayıldığı dönemler.

Yine üstad Kısakürek bu hadise ile ilgili şöyle der ‘Bu dünyada cinsi cazibe sihrini türbelerden devşirecek ve faaliyetlerini mabet avlularında gösterecek tek umumhane düşünülemezken zavallı Kadeş gemisi, şehitlerin ruhaiyet ufkuna karşı seyyar bir zina kollektifi haline getirilmiştir.

Var gerisini hesap et!...

Çanakkale geçilemez diyen ecdadın torunları Kadeşle düşmana nispet yapar derecede haysiyetsizlikle geçilmiştir.

 Son yaşanan çirkin hadiseyle birlikte hükümeti suç argümanı olarak göstermeye çalışan zihniyet önce geçmişine bakmalı diyorum.Ankara oynayarak zıplayarak tepinip eylem yapanları kınıyorum. Bizse bunu yapanları Allahın ıslah etmesi için dua etmeye devam edeceğiz.  Bu vesileyle hayatını kaybeden kardeşimize ALLAH ’tan rahmet diliyorum.

 

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları