
MAL DA MÜLKTE CANDA CANAN DA BİZİM DEĞİL
Murat MARAZ
S.Aleyküm; Oturduğumuz yerlerde şimdi yediğimiz cips oldu. Eskiden varmaydı cips, soya ununa bandırılmış leblebi veya fıstık. Neredeydi ki TÜRKİYE de Soya Fasulyesi. Yaparlardı Kavurgayı… Herkesler de çıtır çıtır. Oh ne hoş olurdu. Ötehan tükanın önünde hacı ağalar, gaviside gevşetmişler,oğlanın velesbitle getirdiği gavurgayı bir yediler bir yediler…
Halk savaştan çıkmış. Sefalet içerisinde. Ama sosyal bir toplum. Muhabbet edecek, ağız boş durmaz. Buğday var. Ne duruyorsun KAVURGA yap.
Kavurga bildiğimiz buğdayın kavrulmasıdır. Kavurganın içinde çıtır yediğimiz bir yuvarlak bir tohum var. Evet doğru. Evet dediniz kaybettiniz.(O eski güzelim yarışmalar) Hint keneviri tohumu kavurganın içirisine konulur. Başka bir değişle çedene.
Dedem anlatmaya başlamış, o de dedesin dinlemiş. Biz dedemize önem verirdik. Biz her şeyi bilmezdik.(Bil sekte kırmazdık) Şimdi bir yere gidiyoruz. Dedeler hasta işte denilip bir köşede atıl vaziyette. Gençlerin elinde bir KAY KAY. Sonunda bende bu furyaya yenik düştüm. Allah yaşlılara önem vermiştir. Onların dualarını alalım. Toplumda birbirimizle ilgilenelim. Birbirimizin hali ile hâllenelim. Halleniyor gibi görünüp, yardım yapıyor gibi nefsimizi tatmin ediyoruz. Sadaka veriyoruz. Sözde SAĞ el SOL eli görmeyecekti. Sadakayı ALLAH beni bağışlasın; düğünde oynayan oğlumuza kızımıza para takar gibi takıyoruz.
Bu hafta ki konumuza dönelim. HİNT KENEVİRİ. Anavatanı Orta Asya dır. Dünyada ip yapımında kullanılan ilk bitkidir. Ülkemizde de Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca kontrollü olarak ekimi yapılmaktadır. KAYSERİ bu illerden biri. Bu ne demek; izin alan biri şartlarını sağlarsa bunu yetiştirebilir. Avrupa da bir arabanın, 50 fiber parçası bu bitkiden yapılmaktaymış. Vışş. Ezem duydu mu?
Ya neden hint kenevirini yazdım. Allah böyle bir güzel nimet vermişken neden kötü ellerde? Bu birazda bizden mi kaynaklanıyor. Biz birimiz sevmiyoruz. Allah rızası bir birimize sahip çıkalım. Her işimizi polise veya zabıtaya yüklersek, bir gün biz de oralara düşeriz. Allah utanacak iş yaptırmasın. Yani hint kenevirinden neler yapılıyor sayıyor; Sayın Kanber ÜLKER (Ziraat Yüksek Mühendisi, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı) Birinci Dünya Savaşı sırasında baş ağrısı, durgunluk, iştahsızlık, zayıflama gibi bedensel-ruhsal yakınmalarda, sara hastalığında ilaç olarak kullanılmıştır diye. İşi rast gitsin bu iyilikleri varken kötülüğü niye.
Hint Keneviri; Allah’ın bir lütfu aslında. Yukarda bahsettiğim araba modeli en tutulan arabalardan biri. Bu araba; hayallerimizin arabası. Bakın Kamber beyin araştırmasında, 1.Dünya savaşı zamanında SARA hastalığının tedavisinde, durgunluk(ruhsal olarak) ve baş ağrısı gibi belli başlı günümüzde de tedavisi zor olan hastalıklarda kullanılmış. Onun için kötü değil iyi bir şekilde değerlendirelim. Nimeti, zahmet haline getirmeyelim.
Bu haftada bu araştırmamda yardımcı olan; yılların eskitemediği, taşı sıkıp suyunu çıkaran, benim diyen ziraatçıya da başpehlivan edası ile bakan, ama o kadar da mütevazı ki, yardımlarını esirgemeyen ve mesajını KoLaY gelsin diye atan abime teşekkürler.
Yüce Mevla’mızın, Muhabbetten hâsıl olan göz nuru, bizim şefaatçimiz, önderimiz liderimiz, yaşam gayemizin örneği Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V.) hadislerin de buyurduğu gibi; “Herhangi bir genç yaşlılığından dolayı bir ihtiyara hürmet ederse, Yüce Allah da yaşlandığında ona hürmet edecek kimseler halkeder.” (Tirmizî, "Birr," 15; Ebu Davud, ebeb 58) “Düşkünleri görüp gözetiniz, zira siz ancak düşkünleriniz sayesinde yardım görür ve rızıklanırsınız”. (Tirmizî,Cihad,"24;Ebu Davud, "Cihad," 70) yaşamaya çalışalım . Biz Elhamdülillah MÜSLÜMANIZ. Dinimiz nasihat dini. Bir birimize zül değil, kul değil gardaş olalım. Allah hepimize insaf ve merhamet versin. Mal da mülkte canda canan da bizim değil. Biz sadece emanetçiyiz. Allah’a emanet.