Murat SERİM

Geleneksel Katı' Sanatımız Güzel Sanatlar Fakültelerinde Yerini Almalı

Murat SERİM

Geleneksel Katı' Sanatımız Güzel Sanatlar Fakültelerinde Yerini Almalı

Değerli dostlar, Eyüp'te Bahariye Sanat Atölyeleri Koordinatörü ve Kültür Bakanlığı sanatkârı Meryem Güney ile katı’ sanatı söyleşimize devam ediyoruz. 

Hocam, katı’ sanatı ustalarından Süheyl Ünver'in katı’ sanatında büyük emeği olduğunu okuyoruz. Süheyl Ünver’in katı’ sanatındaki çalışmalarından, emeklerinden biraz bahseder misiniz? 

Cumhuriyet Dönemi ile tüm sanatlarımız gibi katı’ sanatı da gerilemeye girmişti. Medresetü’l Hattatin’de öğrenim gören Süheyl Hoca orada katı’ sanatı ile tanışıyor. Daha sonra dünya kütüphanelerinde araştırmalar yapıyor. Bize ait olan eserleri buluyor. Onları kayıt altına alıyor. 1968 yılında Hollanda’da Leiden Üniversite Kütüphanesi’nde üç bin eseri tarayarak orada bulunan katıların bir kısmını Süleymaniye Kütüphanesi’ne hediye ediyor. 

Ne büyük bir emek hocam.

Çok büyük bir emek. Cerrahpaşa'da bir nakışhane kuruyor ve bu sanatların yaşaması için öncülük ediyor. Orada dersler veriyor. Zaten onun yetiştirdiği öğrencileri, kızı ve gelini şu an bu sanatı devam ettirmeye çalışıyor. Süheyl Hoca o yüzden katı’ sanatının yeniden canlandırılmasına öncülük etmiş kıymetli bir şahsiyet diyelim. 

Süheyl Hoca sadece katı’ sanatı değil başka sanatları da ülkemize öncülük ederek kazandıran en büyük ustalardan birisi olarak biliyoruz.

Kesinlikle. Şu an uyguladığımız geleneksel sanatlarımızın hepsinde kendisinin emeği vardır günümüze gelmesinde, ulaşmasında. Aldığı değerli notlarla çok kıymetli defterler oluşturmuş. Bunları da Süleymaniye Kütüphanesi’ne hediye ettiğini biliyorum. Başka yerlere de verdiği mutlaka kıymetli evraklar vardır.

Peki hocam, son devir katı’ sanatımızda özgünlük veya herhangi bir üsluptan söz etmek mümkün müdür?

Biraz zor da olsa çok mümkün değil ama özgün çalışan sanatkârlar var.

Hocam, cilt ve ebru sanatçısı Ahmet Saim Arıtan ‘’Son devir katı’ sanatımızda özgünlük veya herhangi bir üsluptan söz etmek mümkün değildir.’’ ifadelerini kullanmaktadır. Katı’ sanatı icracısı olarak siz nasıl değerlendiriyorsunuz?

Özgün çalışmalar yapan sayısı az da olsa sanatkârlar var. Yeni üslup arayışları devam ediyor. Kendi hocamdan da biliyorum. Kendimden de biliyorum. Yeni arayışlarımız devam ediyor. Eserlerimizde farklı materyallere daha doğrusu kendi adıma konuşayım, eserlerimde farklı materyallere yer vermeye çalışıyorum. Ahşap üstüne çalışmalarım var. Kendime ait çiçeklerim ve desenlerim var. Kendi tarzıma ait yaptıklarım var. Çünkü paylaştığım arkadaşlar benim çizimlerimdeki o gülleri aynı şekilde yapamadılar çünkü onun bir tekniği var. Yani sadece çizimle olmuyor. O tekniğe de hâkim olmak gerekiyor o güzelliği vermek için. Mesela son çalışmalarımızda, projelerimizde özellikle İpekyolu çalışmamda ipek böceğini ham ipekten yaptım. Ama öncesinde ipeğe bazı işlemler uyguladım. Yani böyle farklı doğal malzemeleri eserlerimde yer vermeye çalışıyorum. 

Şu andaki atölyenizde de pek çok katı’ sanat örneklerini görüyoruz. Tablolarınızı görüyoruz. Bu çalışmalarınızda da özgün diyebileceğimiz üsluptan veya çalışmalardan bahsedebilir misiniz?

Şu anda bulunan eserlerde sadece işlevsellik olarak bunu söyleyebilirim. Evet, bana ait karanfillerim, güllerim, desenlerim, geometrik desenlerim var ama ben katı’yı güncel hayatımıza nasıl alabilirim düşüncesindeyim. Sadece katı’ için değil ben bütün sanatlarımız için aslında bunu istiyorum. Daha işlevsel hâle getirip hayatımızın içinde onları görmek istiyorum. Mesela saat şeklinde veya sandık şeklinde bunları çalıştım. Onları görmekten de mutlu oluyorum.

Peki hocam, katı’ sanatı günümüzde diğer sanatlara nispeten daha mı az ilgi görmektedir? Yani diğer sanatlardan daha mı az tercih edilmektedir?

Tam olarak öyle değil. Katı’ sanatı için başvurularımız oldukça güzel. Bir hevesle geliyorlar. O üç boyutlu görüntüsü çok hoşlarına gidiyor. Ben başta öğrencilerimle konuşuyorum. Bu asla hobi değil. Bu, medeniyetimizin bir parçası. Asil bir sanat. Siz bunun taşıyıcısı olacaksınız diye önce o gözle bakın, diyorum. Ama bir yıl dayanıp bırakanlar çok oluyor. Çünkü çok büyük sabır ve titizlik gerektiren bir sanat. Hemen sonuç alamıyorsunuz. Hemen sonuç alamıyorsunuz. Bir de tezhipte ve minyatürde hata yaptığınızda boyayla veya fırçayla düzeltme şansınız olabiliyor ama katı’da yapılan hatalı kesimlerde geri dönüş olamayabiliyor . O yüzden dikkat çok önemli. Risklerden dolayı biraz zahmetli bulunuyor ve yarım bırakılıyor maalesef. Buna rağmen azimle severek devam eden babayiğitler de var.

Hocam, dünyanın hangi müzelerinde katı’ sanatının örneklerini görebiliriz?

Başta Londra'da, Londra British Museum’da dünyaca ünlü olan Mundy albümünü görebiliyoruz. Paris Bibliothèque Nationale Museum’da Kıyafet albümü var. Yine İngiltere'de Cambridge, Londra'da Victoria ve Albert Müzelerinde el işi oyma kalıplarla yapılan süsleme sayfalar var. Almanya'da Stuttgart, Nürnberg ve Münih’teki şehir kütüphanelerinde yine dişi oyma kalıplarla yapılan eserler var. Avusturya Milli Kütüphanesi’nde 3. Murat’a ithafen yapılmış bir murakka albüm var Bursalı Fahri’nin yaptığı. Ve Londra British Library’de de çok güzel bir şiir antolojisi var. Bu antolojide aynı Mehmet Selim Divanı’ndaki çiçeklerle benzerlik gösteren böyle güzel, çok zarif, ince vazolu, bitkilerin de bulunduğu dört sayfa oyma eser var. 

Peki, Türkiye'nin hangi müzelerinde katı’ sanatının örneklerini görebiliyoruz?

Başta Topkapı Sarayı Müzesi'nde birçok örnek var, bahsetmiştik. Türk İslam Eserleri Müzesi'nde var. Ankara Vakıflar Genel Müdürlüğünde, İstanbul Türk Vakıf Hat Sanatları Müzesi'nde, İstanbul Üniversitesi Kütüphanesinde, Süleymaniye Yazma Eserler Kütüphanesinde var. Konya Mevlana Müzesi'nde ve Antalya Şehir Müzelerinde birçok örnekler var. 

Ülkemizde katı’ sanatı sergileri nerelerde açıldı hocam?

Genelde ders veren kurumların kendileri düzenliyor. Ama Dolmabahçe Sanat Galerisi gibi nezih yerlerde katı’ sanatı sergilerini görmek mümkün. Biz de genelde kendi kurumumuzdaki sergi salonlarımızda sergiliyoruz. 

Üniversitelerimizin güzel sanatlar fakültesi geleneksel Türk sanatları bölümlerinde katı’ dersleri var mı hocam?

Maalesef yok.

Çok acı bir durum açıkçası. Peki, üniversitelerde katı’ dersleri konulması hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bu, bizim için tabii ki çok büyük eksiklik. Nedeninin ne olduğunu bilmiyorum ama bunların ortadan kaldırılarak bir an evvel üniversitelerin geleneksel sanatlar bölümlerine katı’ derslerinin acilen eklenmesini istiyoruz. Tabii ki yaşatılması adına çok önemli. 

Buradan bir çağrıda bulunuyorsunuz aslında.

Kesinlikle. Yetkililere çağrıda bulunuyorum. O sorunlar her neyse ortadan kaldırılabilir. Lütfen bir an evvel katı’ derslerimizi üniversitelerde ders olarak okutalım.

İnşallah hocam. Bu çağrınız karşılık bulur diye düşünüyorum. 

5.bölümün sonu

 

Yazarın Diğer Yazıları