Değerli dostlar, Eyüp'te Bahariye Sanat Atölyeleri Koordinatörü ve Kültür Bakanlığı sanatkârı Meryem Güney ile katı’ sanatı söyleşimize devam ediyoruz.
Hocam, katı’ sanatında sizin yolculuğunuzu konuşalım. Süsleme sanat çalışmalarınıza nasıl ve nerede başladınız? Sizi bu sanata iten ne oldu?
Çocukluğumdan beri zaten bende bir meyil vardı. Defterlerimin boş kenarlarına bile boya kalemlerimle süslemeler yapardım. Zaten bir istek vardı. Sonra yolum Hasan Çelebi Hoca’mla kesişti. Zorla da olsa öğrencisi oldum. Ondan rika ve nesih dersleri aldım. Hattat Hasan Çelebi hocamızdan bahsediyorum. Çocuklarım küçük olduğu için maalesef biraz zorlandım ve ara vermek zorunda kaldım. Ama bu içimdeki sanat aşkı asla bitmedi. Sevdiğim bir ablamın evinde tezhipten yapılmış lale gördüm. Yaklaşınca üç boyutlu olduğunu fark ettim. Adını bilmeden katı’ olarak yapılmış bu esere gönül verdim. Aradığım sanat bu, dedim. Daha sonra müzehhibe bir arkadaşım Yıldız Sarayı'nda bir kursa başlayacağını söyledi. Ne olduğunu sordum. Kağıtla yapılıyor, o da adını tam bilmiyor. Girmiş sınavlarına tezhip eğitimi olduğu için kabul de edilmiş. Lütfen dedim hocana rica eder misin? Ben de katılmak istiyorum, bir dener mi beni diye. Çünkü sınavla alınıyor, çizim sınavı yapılıyor. Kabul etmiş, gittim. İlk defa Dürdane Hoca’mızla o zaman tanıştım. Bize bir çizim verdiler. Bunu tam anlamıyla bitirmemizi söylediler. Heyecandan ellerim titriyor tabii yani kalemi tutamıyorum. Çok bariz ellerim titriyor. Neyse başladım, düzgünce çizdim, verdim. Çizimimi çok beğendi ve o tarihle başlamış olduk, tanışmış olduk katı’ sanatıyla da. Adının da katı’ olduğunu o zaman öğrendim.
İcazetinizi kimden aldınız hocam?
Yıldız Sarayı'nda, Yıldız Şale’de Dürdane Hoca’mızla başladık. Müjgan Başköylü Hoca’mız da yardımcısıydı. Eğitimimizi orada gördük. Dürdane Hoca'dan aldım icazetimi. Müjgan Hoca yardımı ile birlikte.
Peki, katı’ sanatında size hocalık yapan yol gösteren katkı sağlayan başka kimleri söyleyebilirsiniz?
Bu iki hocamla başladım. Dürdane Hoca’mla Yıldız Şale’deki eğitimimiz bittikten sonra bir sene de Klasik Türk Sanatları Vakfında devam ettik. Daha sonra evinde iki sene özel ders alarak özel projeler hazırladık, sergiler düzenledik. Ben bu arada şu an içinde bulunduğumuz İnsan ve Medeniyet Hareketinde bir sanat birimi oluşturmaya çalıştım. Burada atölyeler açmaya karar verdik. Daha sonra bu konuyu hocama söyledim. Kabul etti. Bana kendi hazırladığı ders müfredatını verdi. İlk müfredatlı öğrencisi benim. Burada başladık ve devam ediyoruz çalışmalarımıza.
Hocam, katı’ sanatında ne tarz çalışmalarınız var?
Bayağı geniş kapsamlı farklı çalışmalar var. Öğrencilerime de gösterdiğim gibi sizinle de konuştuğumuz gibi ünlü albümler var. Mesela o albümlerin reprodüksiyonlarını yapıyoruz. İlk böyle başlıyoruz, taklitle. Sonra mezar taşları uyarlamaları yapıyoruz. Cilt kapakları çalıştım. Ondan sonra ahşap kapıları katı’ya uyarladım. Konulu eserler çalıştım. Konuya özel eserler çalıştım. Çalıştığım eserlerin işlevsel olmasına da önem vermeye başladım. Saat ve sandık gibi çalışmalarım var. Bunların arkası gelecek.
Anladım. Bu eserleri yapmak için ortalama kaç gün emek veriyorsunuz?
Bu, eserin büyüklüğü ve içeriği ile doğru orantılı. Araştırma yapmam gereken eserler oluyor. Hem dönem hem motif araştırması yapmam gerekenler oluyor. Yani 3 ayla 1 yıl arası diyebilirim.
Yani zor olduğunu biliyordum ama bu kadarını da tahmin edemedim. Peki, katı’ sanatının o anlamda zorluklarını anlatır mısınız?
Katı’ sanatı gerçekten çok büyük dikkat ,emek ve sabır isteyen bir sanat. Tasarım aşaması ilk zorluk aşaması. Tasarımınızı çok dikkatle yapacaksınız. Özellikle çizim ne kadar güzel olursa kesiminiz de o denli güzel olacaktır. Bizde yarım milim hata dahi kabul edilemez. Çünkü direkt eserin görüntüsünü bozar. Bu konuda biraz titizim. Eserimizi dikkatlice çizdik. Sonra gerekli boyama ve terbiyesini yaptığımız kağıdımıza kesimimizi yaptık. Altın kullanacaksak onu da kullandık. Sonra sıra geldi yapıştırmaya. Zaten kesim aşaması dikkatli ve özen isteyen bir süreç. Yapıştırma aşaması da çok dikkat isteyen bir süreç. Eğer orada hata yaparsanız yapıştırma esnasında, o eser elinizde kalabilir, kopabilir ve aylarca süren o çalışmanız çöpe gidebilir. O yüzden geri dönüşü yok diyebilirim. Katı’da öyle hatalar var ki yapmamak gerekiyor. Yaparsanız geri dönüşü olmaz. O yüzden tezhip ve minyatürden biraz daha zor buluyorum ben katı’yı. Daha aşamalı ve riskli bir. Çok dikkat isteyen bir sanat. O yüzden gençken yapılması çok daha önemli. Yaş ilerledikçe dikkat kaybı olabilir.
Çok dikkat isteyen bir sanat. El titremeleri olabiliyor.
Kesinlikle. O yüzden lütfen gençlerin zaman ayırarak bu sanatı öğrenmeleri kıymetli.
Peki, hocam katı’ sanatı kursları nerelerde verilmektedir?
Ülkemizde özel atölyelerde, özellikle belediyelerin desteklediği kurslar var. Vakıflarda ve derneklerde kurslara ulaşmak mümkün. Üniversitelerde yok maalesef, bahsetmiştim ama yeni yeni geleneksel sanatlar liseleri açılıyor. Buradan yetişen öğrenciler şayet üniversitelerde de dersler olursa direkt oraya geçerek daha kolay ulaşacaklardır inşallah.
Siz, katı’ kursunu nerede veriyorsunuz?
Şu an içinde bulunduğumuz İnsan ve Medeniyet Hareketi Bahariye Sanat Atölyeleri’nde veriyorum.
6.bölümün sonu