Birlik olmak
Recep UZUNOĞLU
Sevgili okurlarım geride bıraktığımız hafta, bir önceki haftadan biraz daha hareketli geçirdik diyebilmek mümkündür. Euro, Dolar ve Altın'da zaman zaman dalgalanmalar oldu. Fiyatlar uçtu sonra yeniden korkup kaçtı. Ortalarda kaldı. Geride bıraktığımız hafta için bilgiler şu şekilde.
Dolar: en düşük seviye: 3.5970- en yüksek seviye: 3.6450
Euro: en düşük seviye: 3.8800, en yüksek seviye: 3.9410
Brent Petrol: en düşük seviye: 50.22$, en yüksek seviye: 53.73$
Altın gram/Ons: en düşük seviye:145.12 TL/1240$, en yüksek seviye:147.20 TL/1259$
Geride bıraktığımız haftanın son gününde ise TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) tarafından açıklanan bir veriyi sizlerle paylaşıp, yorumlamak istiyorum. TÜİK'in açıkladığı veriler sonucunda Türkiye, ekonomik olarak 2016 yılında % 2.6 seviyesinde bir büyüme yaşamış. Bunun yanısıra 2016 son çeyreğinde %3.5 gibi bir büyüme rakamı geldi. TÜİK'in bu rakamları hesaplama yöntemlerini değiştirmesiyle ilgili ciddi muhalif görüşler şöyle dursun, hükümet kanadından da rakamlar olumlu karşılanmadı. İşin açığı çok garip bir tablo çıktı ortaya. Ben dahil çoğu ekonomist bu sene oluşan bütün olumsuzluklar ve kalkışma gibi bir hainlikle karşı karşıya gelen ülkemiz, böyle aksi bir yılın ardından bile % 2.6 büyüme yakalayabiliyor. Buna karşılık olarak hükümet yetkilileri %5 bandında bir büyüme yakalanması halinde tatmin olunacağını ifade ediyor.
Bilhassa seçim döneminin ön çalışmalarıyla birlikte, hükümetimiz son dönemde üst üste istihdam ve perakende ekonomiyi hareketlendirmek adına girişimlerde bulundu. Mobilya ve beyaz eşya da yapılan vergi indirimi, istihdam sağlamak için alınan sözler, kira vb. kalemlerde TL'ye dönmek, gayrimenkul ve resmi işlerde TL kullanılmasını teşvik etmek. Ortaya konulan bu icraatlar sonucunda muhakkak ki büyüme rakamlarını TÜİK'in hesaplamaları ile %5 seviyelerine bile çekmek mümkün olacaktır.
Gerçek piyasanın içerisinde bulunan, esnaflık yapan ve ticaret erbapları neler düşünüyor peki?
İşin açığı komşunuzdan tutun da, taraflı ya da tarafsız herkes ticari hareketliliğin reel olarak durgunlaştığını ve hareket olmadığını ancak buna karşılık ilerleyen aylarda yaz sezonunun gelmesiyle birlikte bir hareketlilik beklediğini ifade etmekte. Bende kesinlikle reel ticari hareketsizlik ile ilgili konularda dertli dertli anılarımı paylaşmaktayım. Bir kısım 16 Nisan sonrasında piyasaların hareketleneceğini, işlerin tamamiyle yoluna gireceğini söylüyor. Bir kısım ise her şeyin mahvolacağını, yıkılacağını paylaşmakta. Siyasete bulaşmak istemesem de "kısım" olayını atlatmamız gerektiğini düşünüyorum. Bu milletin kökeni 13. yüzyıla dayanmakta, sıkıntılar yaşadık, büyüdük küçüldük ama şükür ki birlik olduktan sonra her şeyi aştık. Artık birbirimizi ötekileştirmekten vazgeçelim. Birlikte olalım bu ülke için, millet için, gelecek nesiller için üretelim, planlayalım ama en önemlisi birlik olalım.
Bereketli, keyifli ve bol kazançlı haftalarımız olsun...
