
İşsizlik rakamları, FED, TCMB ve psikolojimiz
Recep UZUNOĞLU
Beklenen oldu ve FED(Amerika Merkez Bankası) faiz artırımına gitti. TCMB (Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası) ise politika faizinde değil, Geç Likidite Penceresinde faiz artırımına gitti. Bu olanların sonucunda TL için gayet keyifli bir seyir hali gözüktü. TL şimdilik mutlu ve mesut bir halde, keyifle ve rahatlıkla oturmakta.
Masal gibi bir başlangıç yapalım istedim. Hani derler ya masal gibi bir düğün olacak işte benimki de o hesap.
Yukarıda yazılan bilgiler ışığında TL bu hafta ortası Dolar için 3.72 seviyelerini, Euro içinse 3.95 seviyelerini görmüştü. Piyasalar geçen hafta yazdığım gibi fiyatları satın almıştı. Hafızanızı kurcalarsanız anlaşılacağı üzere FITCH not indirimi yaptıktan sonra olanlar oldu, beklenenin aksine TL'nin lehinde pozisyon gelişti. Piyasalar not indirimini daha önce sezdiği ve bu karara dair fikirler güçlendiği için, karar anına kadar, heyecanla yükselmeye devam eder. Karar beklenilen gibi açıklandığında ise adeta yan odadan çıkanın hanımı olduğunu gören bir koca gibi gayet sakin bir şekilde, heyecanı tam ters yöne döndürerek bu kez fiyatları düşürür.
Bakınız hafta başında değer kaybettiği aleni bir biçimde gözüken TL, Fed'in faiz kararından sonra sadece dolar karşısında değil, Euro karşısında da değer kazandı. TL, 1 Dolar karşısında 9 kuruş, 1 Euro karşısında ise 5 kuruş değer kazandı. Aman efendim Maşallah diyelim. Fed kararı beklenilen gibi geldiğinde bütün o aksiyon heyecan bir anda son buluyor işte.
Resmi beklentilere geçecek olursak 2017 içerisinde Fed'in 4 defa faiz artırması akın akın konuşuluyor. Malum son 10 senede bir elin parmağından az faiz artıran Fed, bu sene daha Mart ayında faiz artırınca bizim gibi tahminkolikler bu sene 4 olur diyoruz.
Yazının girişinde Fed'e yeterince yer ayırdık. TCMB için ne söylenebilir?
Ben kendilerini can-ı gönülden tebrik ediyorum. Piyasalarda faiz artırması yönünde baskı oluşturulmasına rağmen, sadece Geç Likidite Penceresi faizini artırdı. Bunun yanısıra cesaretleri olumlu bir şekilde pekişerek demin yazmış olduğum TL'nin değer kazanamasını hızlandırdı. Buna ek olarak eklemek zorundayım ki Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt ve Bahreyn Merkez Bankaları Fed'in bu kararının ardından faiz artırmak durumunda kaldı. Merkez Bankamızın bu cesaretli tutumu gerçekten işe yaradı. Kendilerini can-ı gönülden tebrik ediyorum.
Dünya'yı konuştuk, Araplara kadar girdik konu olarak şimdi bizde başka neler oluyor. Maalesef diye başlamak gerçekten istemiyorum ama geride bıraktığımız hafta öyle bir veri açıklandı ki... İşsizlik rakamları açıklandı. Bu basit bir rakam gözüyle bakıp geçmek gerçekten kolay iş ama gençlerde işsizlik rakamlarını %24 seviyesine ulaştığını görmek? Ben kendi adıma düşündüğümde yıllarca sınav stresi, aile baskısı, okul, özel hoca ekseninde mekik okuyan, bunun karşılığında mezun olup evde kedi gibi oturmak zorunda bırakılan ve komşuların o bakışlarına maruz kalan genç kardeşlerim için gerçekten endişeleniyorum. Genel işsizlik oranı %12.7'ye ulaştı, yükselmeye devam ediyor. Her ne kadar istihdam seferberliği oluşturulmaya çalışılsa da 16 Nisana kadar birşeyler olumlu bir atmosfer içinde götürülmeye çalışılsa da? Gerçekten bilemiyorum. Turizm'in üçte bir oranında küçüldüğü gerçeği var. İşsizlik rakamları ortada. TL'nin son 1 yıl içerisinde kaybettiği değer ortada. Bazı şeylerin yolunun sadece kağıt üstünden geçmediği bariz bir gerçek. Birbirimizi dışlamaktan ziyade birlik içerisinde olup, sen, ben, onlar diye düşünmek yerine, eğitimde ve üretimde çağ atlayan bir Türkiye olmamız lazım. Muhakkak ki çok daha başarılı günler gelecektir. Çok çalışıp, çok başarmalıyız. Asla vazgeçmemeli, hep azim içerisinde pes etmek nedir bilmeden dimdik yolumuza bakmalıyız.