Bakan Yardımcısı Yılmaz, 'Eğitim ancak öğretmen güçlü olduğu zaman güçlüdür.
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Nazif Yılmaz, 24 Kasım Öğretmenler Günü kapsamında gerçekleştirilen programda yaptığı konuşmada, 'Şu salonda oturup da öğretmeni olmayan kim var acaba? Hiçbirimiz yokuz. Her birimizin bir öğretmeni var. Ve o öğretmenlerimiz bize dokundular, belki değil, çoğunlukla bize öğretmenliğin yolunu açtılar. Ben hayatımda bir meslektaşınız olarak öğretmenleri üçe ayırırım. Unutamadıklarımız Bize dokunmuşlar, hayatımızda yol göstermişler ve hatıralarıyla hala zihnimizde canlı olarak duruyorlar. Unutmadıklarımız vardır Beşeren hatası olmuş olabilir ama gönlümüzde belki onlara muhabbet devam eden ama hafif bir, belki yanlışlık olmuşsa, bir kırgınlık olabilir. Ama biz inanıyoruz ki onlar bunları kasıtlı değil, belki beşeri bir vasıf gereği olmuştur. Dolayısıyla biz bize emek veren her bir öğretmenimizi hürmetle yad ederiz. Hatırlayamadığımız öğretmenlerimiz vardır. Onlar da bize hayatımızın farklı yerlerinde dokunmuşlardır. Ama onlara da bizim bir şekilde bir vefa borcumuz vardır. Her zaman Öğretmenler Odası'nda söylediğim bir söz vardır: Eğitim ancak öğretmen güçlü olduğu zaman güçlüdür' dedi.
Kayseri Valiliği ve Kayseri Büyükşehir Belediyesi iş birliğinde 24 Kasım Öğretmenler Günü Programı kapsamında bin 500 öğretmenle bir araya gelindi. Programa Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Nazif Yılmaz, Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, AK Parti Kayseri İl Başkanı Hüseyin Okandan, ilçe belediye başkanları, İl Milli Eğitim Müdürü Coşkun Esen, Kayseri İl Müftüsü Durmuş Ayvaz, il protokolü ve öğretmenler katılım sağladı.
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Nazif Yılmaz burada yaptığı konuşmada, 'Şu salonda oturup da öğretmeni olmayan kim var acaba? Hiçbirimiz yokuz. Her birimizin bir öğretmeni var. Ve o öğretmenlerimiz bize dokundular, belki değil, çoğunlukla bize öğretmenliğin yolunu açtılar. Ben hayatımda bir meslektaşınız olarak öğretmenleri üçe ayırırım. Unutamadıklarımız; Bize dokunmuşlar, hayatımızda yol göstermişler ve hatıralarıyla hala zihnimizde canlı olarak duruyorlar. Unutmadıklarımız vardır; Beşerin hatası olmuş olabilir ama gönlümüzde belki onlara muhabbet devam eden ama hafif bir, belki yanlışlık olmuşsa, bir kırgınlık olabilir. Ama biz inanıyoruz ki onlar bunları kasıtlı değil, belki beşeri bir vasıf gereği olmuştur. Dolayısıyla biz bize emek veren her bir öğretmenimizi hürmetle yad ederiz. Hatırlayamadığımız öğretmenlerimiz vardır. Onlar da bize hayatımızın farklı yerlerinde dokunmuşlardır. Ama onlara da bizim bir şekilde bir vefa borcumuz vardır. Her zaman Öğretmenler Odası'nda söylediğim bir söz vardır: Eğitim ancak öğretmen güçlü olduğu zaman güçlüdür. Bakanımız dahil, yöneticilerimizin tamamı aslında sınıftaki öğretmenimize, eğitimini daha iyi yapabilmesi için destek faaliyetleri yürütmekteyiz. Ama asıl eğitim faaliyetini yürüten, sınıfın kapısı kapanınca içerde bulunan siz değerli meslektaşlarımızın yaptığıdır. Sizin sınıftaki duruşunuz, sözünüz, bakışınız, hatta yürüyüşünüz öğrencilerimiz üzerinde çok büyük etki bırakacaktır. Çünkü bizler de hayatımızda öğretmenlerimizi örnek alarak kendimize bir hayat tarzını modelledik, şekillendirdik. Onun için bizim öğretmenlik mesleğine bakışımız, ta ezelden itibaren kendi inancımızın da gereği olarak bir Peygamberlik mesleği gibi bir kutsiyeti vardır' diye konuştu.