Tüketici dostu Başkan Şahin'den araçları dolu hasarı gören vatandaşlara uyarı
Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, geçtiğimiz sene yaşanan dolu yağışı sonucu araçları zarar gören vatandaşlara uyarılarda bulunarak, '266 araç sahibine, sizler aracılığıyla lütfen duyuruyorum. Diyorum ki: Eğer başvurunuzu yapmış ve bekliyorsanız beklemeyin. Tekrar Hakem Heyeti'ne varın ve deyin ki: 'Ben Tüketici Hakem Heyeti'ne başvuruyorum'. Ve araç fabrikasını, varsa burada distribütörünü, varsa fabrikasını şikayet ediyorum. Oluşan zarar da zaten tutanaklarla belli. Bunun araç fabrikası tarafından ödenmesini talep ediyorum diye tekrar başvuru yapsınlar' dedi.
Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, Kayseri'de geçtiğimiz sene yaşanan dolu yağışı sonucu araçlarda meydana gelen hasarlar ve bu hasarların tazmini için başlatılan başvuru süreçlerindeki sorunlar hakkında bilgiler vererek dolu yağışı sonrası araçları zarar gören vatandaşlara uyarılarda bulundu.
Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, 'Geçtiğimiz sene Kayseri'ye bir dolu yağışı gerçekleşmişti. Ve bu doludan mütevellit de 266 tane araç hasar görmüştü. Biz bu araç sahiplerini Tüketici Hakem Heyetlerine yönlendirdik. Çünkü bir aracın doludan zarar görmesi, o aracın sağlam yapılmadığını gösterir. Çünkü bu aracı üretenler, hangi ülkeye satıyorlarsa, hangi coğrafyaya satıyorlarsa, oranın sıcaklığını, soğukluğunu, dolusunu, yağmurunu, karını, rüzgarını hesap etmek zorunda. Yani çok fazla güneş almış dolayısıyla boyası solmuş diyemez. Ona göre üretmek zorunda. Doluda da aynı şey geçerli. 266 araç hasar görmüş. Niye? Bu ülkeye ilk defa mı dolu yağıyor? Bu şehre ilk defa mı dolu yağıyor? Hayır, dolu zaten yağıyor. Meteoroloji'den bunun bilgilerini almak mümkün. Yani geriye dönük 100 yıllık ortalama ne kadar kilometre rüzgar esiyor, fırtına esiyor, nasıl dolular yağmış, hangi büyüklükte ve hangi hızda bunun ortalama verileri alınır ve ona göre üretim yapılır. Biz tüketicileri Hakem Heyetlerine yönlendirdik. Fakat devreye AFAD girmiş ve AFAD, tüketicilerin bu başvurularını defterdarlığa vermeleri gerektiğini söylemiş, kaymakamlıklara. Kaymakamlıklar da hiç Hakem Heyeti başvurusu olmadan direkt defterdarlığa göndermiş. Defterdarlık ne yapmış? Valiliğe. Valilik ne yapmış? Cumhurbaşkanlığı'na. Peki Cumhurbaşkanlığı ne yapmış? Ödeme yapmamış. Ya bunu afet kapsamında görmemiş. Ama AFAD, Hakem Heyetlerine değil de bunu AFAD kapsamında Cumhurbaşkanlığı'na göndermek gerekiyor, devlet ödeyecek demiş. Bir kere niye devlet ödeyecek? Bu ilk defa görülen tabii bir afet değil ki. Dolu her zaman yağan bir doğa olayı. Ama araç fabrikaları buna uygun yapmadığı için sorumludurlar. Ve şu anda geçen seneden beri vatandaşlar bekliyor hala. Geçen ay bana şikayet gelmese ya hala çıkmadı o karar diye... Nasıl yani, bir buçuk sene olmuş. Karar çıkmaması mümkün değil. Hakem Heyetleri 3 ayda, 4 ayda, bilemedin 5 ayda çıkartır kararı. Ondan sonra öğrendik ki AFAD böyle bir yönlendirme yapmış. Bir gerekçe ne? Gerekçe de yok. Yani dolu, tamam bak tarlalar, bahçeler, onlar tamam kapsama alınabilir. Ama bir arabanın üretiminin yanlış olması, ayıplı olması, bunu devletin ödeyeceği anlamına gelmez. Bu 266 araç sahibine, sizler aracılığıyla lütfen duyuruyorum. Diyorum ki: Eğer başvurunuzu yapmış ve bekliyorsanız beklemeyin. Tekrar Hakem Heyeti'ne varın ve deyin ki: 'Ben Tüketici Hakem Heyeti'ne başvuruyorum'. Ve araç fabrikasını, varsa burada distribütörünü, varsa fabrikasını şikayet ediyorum. Oluşan zarar da zaten tutanaklarla belli. Bunun araç fabrikası tarafından ödenmesini talep ediyorum diye tekrar başvuru yapsınlar. Bir daha da sakın böyle AFAD kapsamında devlete falan başvurmasınlar' ifadelerinde bulundu.