Ali Koray ÖZANDAÇ

NEREYE GİDİYORUZ?

Ali Koray ÖZANDAÇ

Korkmayın, bu iddialı bir giriş, sadece dikkatinizi çekmek içindi.
Sizleri gergin siyasi çekişmelerin, göz dolduran vaatlerin, kalp yoran gündemin içinden çekip farklı diyarlara götürmek istiyorum.
Çünkü hepimizin bu fırsata ihtiyacı var biliyorum. ‘‘Tebdili mekânda ferahlık vardır.’’ dememişler mi? İyi demişler, biraz ferahlık iyi gelecek. Güvenin bana.
Malum bu kış maalesef çok kurak geçti, beklediğimiz yağışlar bir türlü yüzümüzü güldürmedi. İçimizi sıkan bütün olumsuzluklara bir de kuraklık korkusu tuz la biber gibi geldi. Tadımız bozuldu bozulmaya ama yaz kapıya dayandı yine. Ben yazı severim, yaz özgürlüktür, yaz ferahlıktır. Kış yoksulların yoksunların düşmanıdır. Empati yapmadan yaşayabilir mi insan, keskin bir kış sabahına adım atarken o soğukta titreyen garibanları düşünmeden edemeyiz. Ama yaz öylemi, çayır çimen neşe dolu, hava temiz, çocuklar kuşlar gibi, her yer cıvıl cıvıl.
Az kaldı dostlar, her şey düzelecek, işler açılacak, cüzdanlar daha bir dolacak, sofralarda üzüm, karpuz, peynir yeşillik. Korkmayın hormon yok, doğaldır bizim kayısımız, salatalığımız.
Tatil adabından bahsedeceğim sizlere, alışkanlıklarımızdan, güzelliklerimizden. Çocukluğumdan beri hayalini kurmaktan vazgeçmediğim deniz ve güneş sevdamızdan.
Turizm sektörü çok gelişti. Yoğun tempolu iş hayatı, gergin çalışma standartları tıpkı Avrupa’da yıllardır süregelen mutlaka 10 gün tatil yapmalı anlayışını halkımıza da benimsetti. Gelişen imkânlar, ödeme seçenekleri, ulaşım kolaylıkları, tesislerin sunduğu fırsatlar ve tabi ki erken rezervasyon fırsatları gibi kavramları da öğrendik.
Kara yoluyla bile artık Kayserimizden çıkıp 3 saate denize ayaklarımızı sokabiliyoruz, çift şerit, duble yollar, heybetli dağları delen inatçı tüneller, konforlu araçlar hep bizler için.
Tatil hayalleri kurmaya başlayanlar lakin ne zaman gideceğini tam kestiremeyenler için ise bir sigorta sistemi oluşturuldu. Tatilini Yurt Çapındaki Otellerden rezerve eden müşterilerine çok cüzi rakamlarla umutlarını sigorta etme imkânını sağlıyor Turizm Acenteleri. Öngördükleri tarihte tatile gidemeyenler ya ödedikleri parayı iade alıyorlar ya da ödedikleri para karşılığında farklı bir tarihe tatil günlerini aktarabiliyorlar.
Yoğun eğitim hayatında yorulan çocuklarımızı, ya evde ya işinde canını dişine takıp çalışan fedakâr hanımlarımızı, pencere köşelerinde televizyon önlerinde vakit geçirip bekleyip duran yaşlı ana babalarımızı tatile götürelim bu yaz.
Ülkemiz bir cennet. Önce kendi Cennetimizi keşfedelim. Kültür hazinelerimizi, milli manevi değerlerimizi tanıyalım, tanıtalım, hatırlayalım. Urfa’yı gördünüz mü mesela. Amasra’yı? Ayder’e çıktınız mı çocuklarınızla?
Çok şeyi ihmal ediyoruz bir yandan. Farkına varmadığımız eksiklerimiz var, ailelerimizi ihmal ediyoruz. Eşinize ‘’Kahvaltı hazır karıcım.’’ dediniz mi 5 yıldızlı bir Antalya sabahında. Yabancı dil öğrenmelerini teşvik için çocuklarınızı alıp bir yurt dışına çıktınız mı? O garip sıla özlemini ve tadına doyulmaz sevgi yakınlığını hissettiniz mi hiç bilmediğiniz ülke sokaklarında gezerken aileniz ile el ele. Yaşlı anne babanızın önüne düşüp kutsal topraklarda nurlandınız mı?
 ‘’Seyahat edin, sıhhat bulun.’’ Hadisi Şerifi bize önemli bir buyruk veriyor aslında. Seyahat vücuda ve ruhumuza iyi geliyor, bunu kim inkâr edebilir.
Yazı özleyen, tatil hayali kuran ve kurmayan dostlar. Gelmemiş yaz yok, kaçacak fırsatlar ve yaşanılası anlar var. Rabbim herkese sağlıklı ve uzun ömürler versin. Düşleriniz gerçek, mutluluğunuz daim olsun. 
Yorumlar 1
tevfik HAKKURAN 04 Mart 2014 13:21

teşekkürler ali̇ bey.

Yazarın Diğer Yazıları