Geçtiğimiz günlerde, Fransa’nın başkenti Paris’te, çok büyük bir sergi düzenlendi. Fransız genelkurmayı tarafından, savunma bakanlığının katkılarıyla düzenlenen sergiye, ülkedeki müzeler ve arşivlerin tamamı katkıda bulundu. Ellerinde bulunan tarihi belge ve evrakları sergilediler. Bu evrakların arasında, Fransa’nın sömürgelerinden çaldıkları ve ele geçirdiği çok değerli, tarihi değeri çok yüksek evraklarda vardı. Tarihteki yazılı birçok antlaşmanın asıl metinleri.
Ancak, bizim için önemli kısmı, Osmanlı İmparatorluğunun paylaşma planı olan, 9-16 Mayıs 1616 tarihinde, Rusya’nın katkılarıyla yapılan Sykes-Picot anlaşmasının imzalı belgesi ve haritası. Bir diğer önemli belgeler ise, Mondros Ateşkes Antlaşması, Sevr barış Antlaşması ve Lozan barış Antlaşmalarının orijinal metinleri ve haritaları. Daha, bizim geçmişimizi ve ülkemizi ilgilendiren, birçok anlaşmanın evrakları.
İşte konunun can alıcı noktası; Serginin adı ‘’Doğuda bitmeyen savaşımız.’’
Serginin açılışında konuşan tüm yetkililer, doğuya, demokrasi ve özgürlük götürmek için savaştığımız ve hala savaşmakta olduğumuz yerler diye bahsederek, şu anda ülkemizin etrafındaki olan ve Ortadoğu yu kan gölüne çeviren olayların arkasında, kimlerin olduğunu bir defa daha itiraf etmişlerdir. Kendi çıkarları ve sömürüleri için, Haçlı ve Siyonist düşünceyle, iki büyük dünya savaşı çıkaran batılılar, 100 milyona yakın insanın ölümüne, milyonlarcasının yurdundan olmasına sebep olmuşlardır. Dünya üzerinde olan olayları, iyi inceler ve geçmişle bağlarını kurarsanız, görüyorsunuz ki; batı sömürü ve haçlı savaşlarını bitirmemiş. Kendi dinleri, ırkları ve ekonomik çıkarları için, milyonlarca insanın öldürülmesi önemli değildir. Bir taraftan 1.ve 2. Dünya savaşlarından kalan; böl parçala, sömür ve yut projeleri, bu günde aynen devam etmektedir. Hiçbir zaman, kendileri dışındakilerin, hayat hakkını tanımamış, ve hiçbir zaman kendileri açısından, geçmişte yürüttükleri savaşları bitirmemişler. Son dönemde, Afganistan, Pakistan, Kafkasya, Irak, Suriye, Filistin, Yemen ve Kuzey afrika ülkelerinde, yürüttükleri savaşlar, 1.ve 2. Dünya savaşlarının devamı niteliğinde görmüşler ve uygulamışlardır. Yine milyonlarca insanın kanına girmişlerdir. Özellikle de, haçlı zihniyeti ve Siyonist yaklaşımla, Müslümanları katletmişler ve bunu, bu gün de devam ettirmekteler. Bunu kendileri açıkça ilan etmiş, uygulamalarında göstermemişlerdir. 11 Eylül 2001 olayından sonra, ABD’nin başkanı oğul Bush, yaptığı konuşmada;’’ İslam ı ve Müslümanları hedef aldıklarını, bunun bir haçlı seferi olduğunu, tüm dünyaya ilan etmişti. Şimdi ise, Fransa da ki serginin adı ve yapılan konuşmalar, birer itiraf niteliğindedir. Onların, Osmanlıyı ve varisi olan Türkiye Cumhuriyetini, parçalama ve ortadan kaldırma, dünya üzerinden Müslümanları silme, orta doğunun toprak ve kaynaklarını paylaşma, sömürme planları yürürlükte. Tevekkeli değil mi, ülkemizi yıllardır ekonomik ve siyasi cenderede muhasara ediyorlar, kullanıyorlardı. Başımıza bela ettikleri terörle, milletimizi yıldırmaya, terbiye etmeye çalışıyorlardı. Biz Müslümanlar ağzımızla kuş tutsak, onlar bizi sevmez ve kabul etmezler. Kuran ve Hadisler de buyurulmaktadır; ‘’onlar sizi kabul etmezler,,’’ onları dost edinmeyin’’ denilmektedir. Hakkı üstün tutan, mazlumun yanında olan Müslümanlar ve özellikle ülkemiz ve milletimiz olduğu sürece, bizimle savaşları kıyamete kadar devam edecektir. Demokrasi ve özgürlük, batını hayal dünyası uydurmadır, yalandır. Savaşlarının bir parçasıdır.
Doğuda, bitmeyen savaşlarının parçası, bu gün orta doğuda devam etmekte. Kimi zaman kurdukları terör örgütleriyle, kimi zaman diktatör liderlerle, kimi zaman ekonomik ve sosyal algılarla, sömürge savaşlarını sürdürüyorlar. Müslümanları savaştırıyor, kendileri seyrediyor, silah satıyor, yer altı kaynaklarını çalıyorlar. Birbirleriyle uğraşan Müslüman topluluklar haline getirdiler bizi. Bu fırsatı iyi değerlendiriyorlar. Allah milletimize ve Ümmete birlik beraberlik nasip etsin. Yoksa batılıların yürüttükleri doğu savaşından hep mağlup olarak çıkacağız. Allah yardımcımız olsun.. Amin. Vesselam..