Hocam, Dön Be Artık
Cahid METİN
Diyarı-ı gurbette yaşamak zor, bunu en iyi bilenlerden biri siz olsanız gerek.
Dön be artık hocam. Bu memleket kimleri kabul etmedi, kimleri bağrına basmadı ki sizi kabul etmesin, bağrına basmasın.
Kimler neler yaptı onları unutmadı ki sizinkini unutmasın…
28 Şubat döneminde aldığınız tavırları, başörtüsü ile ilgili söylediğiniz furuat kavramını içimizi kan ağlasa da unutmuştuk.
Mavi Marmara baskınından sonra “yetkili mercilerden izin alınmalıydı” dediğinizi de unutmuştuk içimize sindiremesek de.
Yahudi çocukları için insani olarak duygulanıp, gözlerinizin buğlanmasını, gözyaşı dökmenizi de içimiz burkulsa da unutmuştuk.
Kulak kesilmiştik acaba Mısır’daki darbe içinde iki kelam eder mi diye…
Mısır Cumhurbaşkanı içinde bir şeyler söyler mi diye umutla bekleşmiştik.
Darbeyi de kınar mı diye beklemiştik…
Bilteci’ye de Esma için bir başsağlığı diler mi diye de bekledik.
Rabia Meydanındakilere ve Mursi’ye de selam olsun diye de bekledik.
Gazzedeki aç ve açık çocuklara da selam deyip, ambargoyu da kınar mı diye bekledik be hocam.
Hatta ve hatta Bangladeşt’e şehit edilen Abdülkadir Molla için de iki kelamını belki de kınamanı bekledik sabırsızlıkla be hocam.
Evlerini barklarını terk edip, hicret eden, zalim Esed tarafından varil bombaları ile öldürülen, açlıktan kedi eti yiyen, Allah’ın yardımı ne zaman gelecek diye feryat eden o mazlum insanlar için de iki kelamı esirgeme be hocam.
Ettiğiniz bedduada, sizin gibi hassas birinin bütün ev halkını ateşe atmadığınızı duyar gibiyim, o bedduayı sadece ve sadece suçlular için yaptığınıza can u gönülden inanıyorum be hocam.
Kime şefaat etmediniz ki bir anlık öfke ile ettiğiniz bedduadan dolayı üzüldüğünüzü de hissediyorum be hocam.
Ben biliyorum ki, siz iyiliği emreder; kötülüklerden beri olmaları gerektiğini Müslümanlara vaz ü nasihat edersiniz be hocam.
Bütün Müslümanlar için hayır ve dua ile karşılık da bulunursunuz be hocam.
Bekliyoruz sabırsızlıkla, gözlerimiz yollarda dön be hocam…
Bu hasretliğe bir son be hocam.
