Bu yazımızda tarih yazan ya da yazılmasına sebep olan enerjiyi enerjinin bir türevi jeotermal konusuna değineceğiz. Birinci dünya savaşında Osmanlının elindeki tüm petrol bölgeleri topyekün İngilizlerin eline geçmişti. Bu gün açık gizli küresel müdahale ve etkileme savaşları da aynı amaçla icra edilmektedir. Biz yaşadığımız kent için yani kendimiz için hayati önemi olan jeotermal enerjiyi Erciyesimizin karı(nın) değerlendirilmesi ile ilgili projemize değineceğiz.
Jeotermal enerji, yerkabuğunun çeşitli derinliklerinde birikmiş ısının oluşturduğu, sıcaklıkları sürekli olarak bölgesel atmosferik ortalama sıcaklığın üzerinde olan ve çevresindeki normal yeraltı ve yerüstü sularına göre daha fazla erimiş mineral, çeşitli tuzlar ve gazlar içerebilen sıcak su ve buhar olarak tanımlanabilir. Ayrıca herhangi bir akışkan içermemesine rağmen bazı teknik yöntemlerle ısısından yararlanılan, yerin derinliklerindeki "Sıcak Kuru Kayalar" da jeotermal enerji kaynağı olarak nitelendirilmektedir
Jeotermal enerji yerin derinliklerinden gelen, yenilenebilir ve temiz bir enerji kaynağıdır. Isı yeryüzüne yakın derinliklere, termal kondüksiyon ve eriyik haldeki magmanın sokulumu ile taşınmaktadır. Bu olaylar sonucu, anormal ısınmış bölgelerdeki yer altı suları, hidrotermal kaynaklar olarak sıcak su veya buhar çıkışları şeklinde yeryüzünde görülür .
KAYSERİYİ TURİZM MERKEZİ KILACAK PROJELERE START VERİLMELİ
Jeotermal sıcak sulu bu çözeltiler sayesinde başta elektrik,termal turizm,ısıtma amaçlı ve seracılık alanlarında kullanılmaktadır. Kayseride özelde Erciyes bölgesinde yapılacak detaylı jeofiziksel aramalarla bu sıcak sulu çözeltinin yeri ve rezerv olarak miktarının tespit edilmesi halinde Erciyes sadece kışın kayak yapılan cazibe merkezinin dışında etrafında sıcak havuzların olduğu termal oteller, yine bu bölgede yapılacak olan bütün yapıların bu sıcak su ile ısıtılması, kalan cürüf suyun bölge insanına tarımsal kalkınma açısından seracılık faaliyetlerinde kullanılması bu bölgeyi farklı bir cazibe merkezi haline getirecektir.Ve belki en ilginç olanı kullanılıp sıcaklığı düşen çözelti tekrar reenjeksiyon kuyusu dediğimiz yardımcı kuyu ile yer altındaki ana ısıtıcı kayaca gönderilip ısıtılıp geri çekilecek. Böylece sıfır emisyon ve yerli bir enerji kaynağı kullanılarak hem ülke ekonomisine cari açık yönünden, hem de ülke turizmine katkı sağlayacaktır.2023 hedefleri belirleyip planlar yapıp projeler üretebilen bi Türkiye için artık su akar türk bakar sözünü bi tarafa bırakıp sadece yüzeyden akan sulara değil yer altındaki suları dahi tespit eden kullanan bi Türkiye ye doğru ilerliyoruz.Açıkçası beni çok heyecanlandırıyor.Saygılarımla
