Hakan TOPUZOĞLU

Yapay Zekâ Bir Öğretmen Olabilir mi?

Hakan TOPUZOĞLU

“Öğretmeni Değil, Öğretmenliği Değiştiren Teknoloji.”

Eğitimin geleceğini konuşurken kaçınılmaz bir soru var: Yapay zekâ, öğretmenin yerini alır mı?
Teknoloji tarih boyunca hep aynı tartışmayı doğurdu: matbaa geldiğinde kâtipler gereksiz olacak sanıldı… televizyon geldiğinde okulların kapanacağı düşünüldü… internet çıktığında öğretmenlik bitti diyenler oldu. Ama ne oldu? Eğitim dönüşmedi, insanlar dönüşmedi. Sadece araçlar değişti.

“Eğitimin Geleceği: Bir Öğretmen + Bir Yapay Zekâ.”

Bugün yapay zekâ, her alanda olduğu gibi eğitimde de yükselen bir güç.
Ancak bu güç, ne zaman tehdit olur, ne zaman bir fırsata dönüşür? Cevap basit:
Eğitimi insandan koparırsa tehdit, insana güç verirsek fırsat.

Bu soruyu önce teknik, sonra insani açıdan cevaplayalım.

1. Teknik açıdan: Evet.

Yapay zekâ,

  • bir öğrencinin seviyesine göre anlatım yapabilir,
  • soruları cevaplayabilir,
  • konu tekrarları hazırlayabilir,
  • eksik bilgileri tespit edip telafi çalışmaları önerebilir,
  • kişiye özel eğitim planları oluşturabilir.

Geçmişte bir öğretmen 30 öğrenciye aynı anda ders anlatırken, bugün yapay zekâ her öğrenciye ayrı bir “birebir ders” verebiliyor.
Bu açıdan bakarsanız, evet: bir öğretmen kadar hatta pahalı özel ders hocalarından bile daha sabırlı.

2. İnsani açıdan: Hayır.

Çünkü eğitim yalnızca bilgi aktarma değildir.
Öğretmek; karakter inşa etmek, ilham olmak, merak uyandırmak, insan yetiştirmektir.
Yapay zekâ size “F=ma”yı anlatır ama bir öğrencinin gözündeki ışığı yakamaz.
Bir çocuğun ruhunu okuyamaz…
Bir gencin kırılganlığına dokunamaz…
Bir hatanın ardındaki korkuyu sezemez.

Bizim öğretmenlerimiz, sınav kağıdındaki yanlışları değil; o yanlışlara sebep olan hayattaki engelleri görür.
Bu yüzden yapay zekâ öğretmen değil, en iyi ihtimalle “öğretmenin yardımcıları takım kaptanı”dır. “Yapay Zekâ Öğretmen Olabilir; Ama İnsan Yetiştiremez.”

Peki Öğretmenler Yapay Zekâdan Nasıl Yararlanabilir?

Bugün sınıfta yapay zekâyı yasaklamak, elektriği yasaklamakla eşdeğerdir.
Yeni nesil dünyadan kaçmaz; dünyayı dönüştürür.
O yüzden asıl soru: “Yapay zekâyı nasıl kullanırız?”

1. Ders Planında

Öğretmen bir konu anlatmak zorunda.
Ancak her öğrenci farklı seviyede.
Yapay zekâya şu komutu vermek mümkündür:

“Fen dersi 6. sınıflara uygun, deney ve örnek içeren, 40 dakikalık ders planı hazırla.”

Bir dakikada hazır.
Öğretmen 1 saatini planlamaya harcamaz; o zamanı öğrencisine ayırır.

2.  Farklı Öğrencilere Farklı Anlatım

Bir öğrenci sayısal zekâya sahipken diğeri sözel.
Biri şemayla öğrenir, biri hikâyeyle.

Yapay zekâ her öğrenci için yeniden anlatabilir:

  • Basit seviyede
  • Mühendislik bakışıyla
  • Örnek problemlerle
  • Görsel destekli

Öğretmen artık “tek tip anlatım” zorunluluğundan kurtulur.

3. Ölçme-Değerlendirme ve Geri Bildirim

Bir öğretmen yüzlerce sınav kağıdı okur.
Bir yapay zekâ ise her sorudaki hata türünü belirleyebilir:

  • Kavramsal eksik
  • Yorum hatası
  • İşlem hatası
  • Acele hatası

Ve raporlar:

“Sınıfın %42’si oran/kesir çevirilerinde sorun yaşıyor.”

Bu veri, iyi öğretmeni görünmez kahramana dönüştürür.

4. Gelişim Takibi

Bugün Türkiye’de milyonlarca öğrenci, her yıl aynı bilgileri tekrar tekrar dinliyor.
Sebebi? Kimin hangi konuyu ne kadar bildiğini takip eden bir sistem yok.

Yapay zekâ:

  • Öğrencinin güçlü yönlerini,
  • Öğrenme hızını,
  • Motivasyon düşüşlerini,
  • Eksiklerini

görür ve öğretmene erken uyarı verir.

5.  Mentorluk

Kulaklara tuhaf geliyor ama gerçek şu:
Yapay zekâ en iyi soruları soran araçtır.

Doğru sorular öğrenmeyi tetikler:

  • “Sen bu konuyu nerede zorlandın?”
  • “Bu çözümü farklı nasıl yapardın?”
  • “Bu hatayı tekrar etmemek için ne planlıyorsun?”

Öğrenci ile birebir rehberlik imkanı doğar.

“Gelecekte Yetenekli Öğrenciler Bir Şeye Sahip Olacak: Yapay Zekâyı Öğreten Öğretmen.”

 

Öğretmenin Yeni Rolü

Geçmişte:

Öğretmen = Bilgi deposu

Bugün:

Öğretmen = Rehber + Mentor + Rol model + Karakter eğitmeni

Yapay zekâ: Bilgiyi verir.
Öğretmen ise anlamı verir.

Bir öğrenci, yapay zekâya sorular sorarak bilgiye ulaşır…
Ama o bilgiyi nasıl hayata uygulayacağını, nasıl etik kullanacağını, hangi fırsatlara dönüştürebileceğini öğretmeninden öğrenir.

Bir öğrenciyi hayata hazırlamak ile sınava hazırlamak arasında fark vardır.
Yapay zekâ sınava hazırlar.
Öğretmen hayata hazırlar.

 Eğitimdeki Asıl Tehlike

Tehlike yapay zekâ değil.
Yapay zekâyı yalnız bırakan öğretmendir.

Bugün öğrenciler ChatGPT, Gemini, Copilot, Claude gibi araçlarla çalışıyor.
Bir öğrenci gelecekte şunu söyleyebilir:

“Benim öğretmenim yapay zekâyı yasakladı, çalışkan öğretmenler kullanmayı öğretti.”

Hangi grup geleceğin lideri olur sizce?

21. Yüzyıl Öğretmenine Bir Cümle

Yapay zekâ senin rakibin değil—senin çoğaltılmış halindir.

Bir öğretmen 30 öğrenciye tek başına ulaşır.
Yapay zekâ ile 300 öğrenciye aynı anda kişisel eğitim ulaştırır.
Bu yüzden öğretmenin değeri azalmaz, etki alanı büyür.

Sonuç

Yapay zekâ, öğretmenin yerini almaz;
öğretmenin kanatlarını büyütür.

Bugünün öğretmeni,

  • Sabırlı olmayı öğretir,
  • Değer üretmeyi öğretir,
  • İrade ve vizyon kazandırır,
  • Soru sormayı öğretir.

Yapay zekâ soruları cevaplar.
Öğretmen ise hangi soruyu sorması gerektiğini öğretir.

 

Yazarın Diğer Yazıları