Ak Parti'de ya 2003 ruhu ya da tuz ruhu!
İlter SAĞIRSOY
Evet, artık zaman tükeniyor ve Türkiye genelinde atanması beklenen 17 İl Başkanlığı koltuğu için, sonuca doğru hızla gidiliyor.
Ak Parti’de seçimlerden önce Genel Merkez’den izin alarak milletvekili aday adayı olarak 17 şehrin il başkanı istifa etti. Ancak bunlardan üçü seçilebildi. Kayseri İl Başkanı Hüseyin Cahit Özden ise aday dahi gösterilmedi. Bu da ilginç aslında da, konumuz o değil şu anda ama ayrıca bir yazı konusu olarak Özden’e yapılanın aslında ne olduğunu ele alacağım.
Neyse, şimdi bu 17 il başkanlığı için Ak Parti Teşkilat Başkanlığı’nda yani Mustafa Ataş’ın başkanlığında görüşmeler yapılıyor, araştırmalar yapılıyor. Yerel medyadaki isimler taranıyor ve ciddiye alınanlar hakkında, biraz daha ayrıntılı bakılıyor isimlere.
18 Ağustos’ta Ak Parti Genel Kurulu var, yani büyük kongre. Bundan önce bu isimler atanacak ki, oradan çıkacak üst yönetimle birlikte muhtemel bir yine erken yerel genel seçime parti yekvücut olarak gidebilsin. Bence hedef de çaba da bu. Haa bu arada, erken yerel genel seçim olmazsa da, Mart 2019’daki normal yerel genel seçimlere yine sıkıntısız bir Ak Parti yapısıyla gitmek, elbette parti üst yönetiminin de tek hedefi.
Peki, Kayseri’de ne olur?
Ne olur sorusunun yanıtı, Erdoğan Kriterleri’nde yatıyor. Hatırlarsanız Cumhurbaşkanı Erdoğan 24 Haziran seçimlerinden bir süre sonra bir konuşma yaptı ve orada dedi ki ; “Siz vatandaşa hart hurt yaparsanız, tepeden kibirle bakarsanız, hiç ziyaretine gitmez, seçimden seçime uğrar hatta bir de azarlarsanız, kusura bakmayın vatandaş da sizin şamar oğlanınız değil, kapının önüne koyuverir."
İşte bu açıklamasının ardından sonra partiye verilen talimat da, bu açıklamadaki özellikler ESAS ALINACAK ve bundan böyle, onun bunun desteklediği adamlar vs. şeklindeki olası “ yönlendirmeler ve baskılar” kesinlikle kaale alınmayacak, hatta geri tepecek. Yani bugüne kadar olduğu gibi mesela eğer bir isim Öz Haseki’nin ya da başkasının ekibi ya da adamı olarak şehirde biliniyorsa, bu isim kesinlikle aday gösterilmeyecek. Yani artık herkes “vatandaşın, samimi partilinin adamı” olacak, davanın adamı olacak. Benim anladığım bu.
İşe bu pencereden bakınca, peki Kayseri’de böyle hiçbir yere bulaşmamış, hiçbir ismin adamı veya tutması vs. olmayan partili var mı? Vardır tabi ki, bu parti Kayseri’de ilk kurulduğu yıllarda dava uğruna inanarak yola çıkan öyle isimler var ki, hepsi zaman içinde küstürüldü veya kasıtlı olarak dışlanarak, bazılarının işine gelmediği için devreden çıkartılıp, ekarte edildi. İşte bu isimler, yani Erdoğan Kriterleri ile daha Ak Parti ilk kurulduğu yıllarda yola çıkan, bu kriterleri daha o günden düstur edinen isimler şimdi bulunup görüşmeler yapılıyor, muhtemelen.
Ve partiye tekrar o ruh ile sahip çıkacak bir yapılanma için kollar sıvanmış durumda. Benim Ankara’daki çalışmalardan duyabildiği, öğrenebildiğim görebildiğim ve akabinde çıkardığım sonuç bu. İlk yıllardaki şahlanış ve yükselişin mimarları şimdi tekteki bulunup görüşülüyor, çok yaşlı olan isimlerde, öneriler alınıyor.
Nihayetinde, eğer herzeye rağmen yine bu çalışmalar da göstermelik ise ve bildiğimiz sen ben bizim oğlan ekibi ile bu güne kadar Kayseri’nin yaka silktiği ELİTİST ve HALKTAN UZAK hatta HALKA PARTİYİ KÜSTÜREN İSİMLERE görev verilirse, geçmiş olsun. Tüm samimi partililerin hayalleri yıkılır, Erdoğan Kriterleri çıkışıyla canlanan duyguları yerle bir olur ve yıkılan bu hayaller altında da inanın Ak Parti Kayseri İl Teşkilatı da kalır. Sırf Kayseri’de mi? Hayır eğer bu çabalama samimi değil de, göz boyama ve samimi partililerin gazını almak üzere yapılmış bir şematik şekil ise, 18 Ağustos’tan sonra hangi tarihte yapılırsa yapılsın, yerel genel seçimlerin sonucunu şimdiden kestirmek zor olmaz.
Zira bir dönem Ak Parti’nin Türkiye rekoru kırarak oy alınan Kayseri bile şimdi nasıl oy kaybında Türkiye birincisi olduysa, o zaman da YEREL SEÇİMLERDE OY KAYBININ BİRİNCİSİ OLUVERİR.
HA diyorsanız ki, MHP’den seçilen başkan da Ak Parti ile uyumlu çalışır, o da sizlerin tercihi…
O nedenle, ilk başkanı kim olur diye isim arayışında olmak bence yanlış, “hangi ruh “ il başkanı olacak ona bakmak lazım.
Yerel seçim sonuçlarının işareti bu ruhta saklı!
Ya canlanacak olan o 2003’ün samimi dava ruhu ya da sizlere ömürlük tuz ruhu…
Tercih Ankara’nın! Bekleyelim görelim.
