Mustafa BOSTANCI

Pokemon Go çılgınlığı

Mustafa BOSTANCI

 Son günlerde teknoloji dünyasının gündemini en fazla meşgul eden konu, bir zamanlar Pokemon adlı çizgi filmiyle bir neslin tutkusu haline gelen ve şimdilerde yeni piyasaya sürülen bir artırılmış gerçeklik oyunu olan Pokemon Go.

Öncelikle “artırılmış gerçeklik” (Augmented Reality) ifadesine açıklama getirmek gerekiyor.

Artırılmış gerçeklik, sanal nesnelerin gerçek görüntüler üzerine bindirilmesi ve internet erişimine sahip akıllı cihazlarla etkileşim sağlanması olarak açıklanabilir.

Artırılmış gerçeklik sayesinde, sosyalleşme, film, oyun gibi birçok alışılageldik eylem yeni ve farklı bir biçimde gerçekleştirilebiliyor.

Gerekli uygulamaların akıllı telefonlara yüklenmesi ve daha başarılı bir deneyim elde etmek için sanal gerçeklik gözlüklerinin kullanılmasıyla artırılmış gerçeklik dünyasına adım atılabiliyor.

Bu yeni ve eğlenceli alan pazarlama ve eğlence başta olmak üzere birçok sektörün ilgisini çekiyor.

Tüketiciye daha eğlenceli bir deneyim sunmak isteyen markalar bu alandaki yatırımlarını artırıyor.

Akıllı uygulamalar ve oyunlar birer birer sanal gerçeklik destekli sürümlerini piyasaya çıkarıyor.

Hepimizin ismine aşina olduğu Pokemon ise artırılmış gerçeklik dünyasına çok sağlam bir giriş yaptı.

Yaklaşık bir haftadır kullanıma sunulan Pokemon Go oyunu sayesinde kullanıcılar gerçek hayat ile sanal dünya arasındaki sınırları zorlamanın heyecanını yaşıyorlar.

Pokemon Go, klasik oyun anlayışına farklı bir boyut kazandırıyor. Bilgisayar, konsol ya da telefon başında olmak yetmiyor, oyun sizi sokağa davet ediyor.

Akıllı cihazların GPS'ini ve kamerasını kullanarak pokemonları gerçek hayata entegre eden oyun, kullanıcıları dış mekanlarda gezerek pokemonların en çok yaşadığı alanları bulmaya ve dolayısıyla hareket etmeye zorluyor. Siz fiziksel olarak hareket ettikçe, oyundaki karakteriniz de ilerliyor. Oyun çevrenizde bir pokemon algıladığında titreyerek sizi uyarıyor. Gerçek haritalardan yola çıkarak ilerlemeye çalışan oyuncular, aynı mekanda bulunan diğer oyuncularla tanışabiliyor. Parklar, kafeler, meydanlar Pokemon Go oynayan kullanıcıların akınına uğrayabiliyor.

Açıklanan veriler, oyunun aktif kullanıcı sayısı itibariyle sosyal medya devi Twitter’a yetiştiğini gösteriyor.

Bu kadar kısa bir sürede oyuna yönelik yoğun talep yeni bir çılgınlık olarak değerlendiriliyor.

Yoğun talep ve kullanım asosyalleşme ve bağımlılık eleştirilerini beraberinde getirebilir. Bir başka bakış açısıyla, kullanıcıyı ekran başına ve belirli bir konuma hapseden oyunların aksine hareket zorunluluğu bir nevi egzersiz olarak değerlendirilebilir.

Daha sağlam değerlendirmeler için henüz erken olduğunu düşünmekle beraber, artık artırılmış gerçeklik uygulamalarına alışmamız gerekiyor.

Yeni trend, sanal dünya ile gerçek dünyayı bir arada deneyimleme imkanı veren uygulamalar.

Bu yeni oyun deneyimi sadece Pokemon Go ile sınırlı kalmayacak, türevleri uygulama mağazalarındaki yerlerini kısa zamanda alacaktır.

Yazarın Diğer Yazıları