
Vira Bismillah...
Sadi ÖZMEN
Yazmak; zamâna vurulan mühür, târihe düşülen not, hakîkate şâhit olmaktır.
Yazmak; " dilsiz şeytanlar " sıfatından berî, görmedim, duymadım, bilmiyorum vasıflarından geri durmaktır.
Yazmak; karanlığın kara dehlizlerine yakılan mum, haksızlığın, prangalarına anahtar olmaktır.
Yazmak; güç sarhoşu sahte efendilerin, buzdan kalelerinde, güneşe perde ettiği, gizli kapaklı ne varsa âşikâr edip, eriyip tükenmelerine ışık olmaktır.
Yazmak; " Likülli makâmin, makâl " fe'vâsınca " sözü, makamında " tamda yerli yerince söylemektir.
Yazmak; kimi zaman çığlık çığlığa haykırmak, kimi zaman sükût ile taşı gediğine koymaktır.
Yazmak; " dilsiz şeytan " sıfatından kaçınıp, günahından sakınmaktır.
Hele hele...
" Kayseri Gündem " gazetesinde korkmadan, çekinmeden hak ve hakikati haykırırcasına yazmak.yirmi senedir doğru bildiği yoldan ayrılmayan, nice sarp yollardan geri dönmeyip istikametini bozmadan devam eden, ne kınayanın kınamasına ne de eski Türkiye'nin baronlarına eyvallah etmeyen bu yürekli gazetede yazmak;
Ben de varım diyerek, bismillah edip kağıt ve kalemle yola revân olmaktır.
Hâsılı yazmak;
Okuyucuyla yazan arasında gönül köprüleri inşaa edip kalpten kalbe yol bulmaktır.
Bu köşede yazacaklarım siz değerli okuyucularımızla kısa ama muhabbetli bir hasbihal niyetidir.