
Anadolu insaninin güçlü sesi: Emir Kalkan
Ünal TAYFUR
1948 yılında Kayseri’nin Tomarza ilçesinde doğdu. 30 Temmuz 2015’te yine Kayseri’de, sessiz ama yankısı büyük bir vedayla aramızdan ayrıldı. Emir Kalkan, ömrünü halkın sesi olmaya, suskunluğa karşı yazıyla direnmeye adadı. Makamların değil, mahzunların yanında duran bir kalemdi onunki. Yazdıkları, bir meslekten öte, bir hizmetti; vicdanın çağrısıydı. Hayatının sonuna dek görevli olduğu tek yer, halkın yaralı bilinciydi.
Uzun yıllar boyunca yazılarını, şiirlerini ve edebi çalışmalarını “Erkan Kâmil” mahlasıyla yayımladı. Bu takma adı özellikle memuriyet yıllarında tercih etti; çünkü yazdıkları yalnızca edebi değil, aynı zamanda vicdani bir çağrı taşıyordu ve kimi zaman resmi sınırların ötesine geçiyordu. Erkan Kâmil adı, onun kaleminin özgürleştiği, halkla daha doğrudan konuştuğu bir kimlikti.
Edebiyatla kurduğu bağ, sadece estetik bir arayış değil; toplumsal hafızayı diri tutma çabasıydı. Yazılarında sıkça adalet, sadakat, hizmet ve vicdan gibi kavramları işlerken, okuyucusunu sarsmadan uyandıran bir üslup benimsedi. Onun kalemi bağırmazdı; çağırırdı. Sessizliğe karşı bir ses, unutulana karşı bir hatırlatma, karanlığa karşı bir kıvılcımdı.
Gazete yazılarında, kamuya yönelik bildirilerinde ve denemelerinde hep aynı çizgiyi korudu: halkın yanında, halk için, halkla birlikte yazmak. Emir Kalkan için yazarlık, bir kürsü değil bir yükümlülüktü. Kalemini makamların değil, mahzunların hizasına koydu. Her cümlesi, bir yaraya dokunma, bir vicdanı uyandırma gayreti taşıyordu.
Eserlerinde Kayseri’yi, halkını ve aşkı anlatırken, folklorik birikimini ve halk edebiyatı geleneğini ustalıkla harmanladı. Ötüken Neşriyat’tan çıkan Kanatsız Kuşlar Şehri adlı kitabıyla 2002 yılında Türkiye Yazarlar Birliği ödülünü kazandı. Diğer eserleri arasında Gül Âyinleri, Hoşçakal Şehir, Bu Taraf Anadolu, Afşar Ağıtları, Yurttaş Sokak, Türk Düğünü, Kayıp Yüzler ve Ha Bu Diyar yer alır.
Vefatından sonra görevli olduğu hiçbir kurum kalmadı belki ama görev bilinci hâlâ yaşıyor. Bugün onun yazıları, vicdanı uyandırmak isteyenler için birer pusula niteliğinde. Sessizliğe karşı yazılmış metinleri, hâlâ yankılanıyor. Çünkü Emir Kalkan’ın ardından kalan şey, sadece bir edebi miras değil; bir çağrıdır. Kalemin görevi bitmez. Vicdanın sesi kesilmez.
---
Dipnotlar ve Kaynaklar
1. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü – Emir Kalkan maddesi
2. Gazi Üniversitesi – “Emir Kalkan Hayatı ve Eserleri” Yüksek Lisans Tezi, Hager Salah Abdallah Osman, 2015
3. Ekşi Sözlük – Emir Kalkan hakkında okuyucu yorumları
4. Milliyet – Vefat haberi ve cenaze detayları
-