Lakap takmak günah mıdır?
Ünal TAYFUR
Kur’an-ı Kerim’de Hucurât Suresi 11. ayette açıkça “Ey iman edenler! Bir topluluk diğerini alaya almasın… Birbirinizi kötü lakaplarla çağırmayın. İmandan sonra fâsıklık ne kötü bir isimdir!” buyrulmaktadır.[^1] Bu ifade, İslam’da aşağılayıcı lakap takmanın yasak olduğunu ortaya koyar. Peygamber Efendimiz (sav) de insanların birbirleriyle alay etmelerini ve kötü lakaplarla çağrılmalarını hoş görmemiştir. Dolayısıyla İslamî hüküm açıktır: kötü, rencide edici lakap günah; övücü, saygı ifade eden lakap ise caizdir.
Türk toplumunda İslamiyet öncesinde çocuklara isim verme geleneği farklı bir biçimde sürmekteydi. Çocuk kahramanlık veya meziyet gösterene kadar geçici lakaplarla çağrılır, ancak kendini ispat ettikten sonra ona uygun bir isim verilirdi. İslamiyet’in kabulünden sonra ise Kur’an ve hadislerin ışığında aşağılayıcı lakaplar yasaklanmış, fakat övücü ve tanıtıcı lakaplar kültürde yaşamaya devam etmiştir. Bu durum, hem İslamî ölçülerin hem de Türklerin eski geleneklerinin bir arada varlığını sürdürdüğünü gösterir.
Köy ve kasaba kültüründe lakap takma alışkanlığı çok yaygındır. Çoğu zaman bu lakaplar kişilerin fiziksel özelliklerinden, aile geçmişinden veya günlük davranışlarından türetilir. Ancak bazıları rencide edici ve abes niteliktedir. Örneğin “Topal Mehmet” ifadesi fiziksel engeli olan kişiye sürekli bu şekilde hitap edilmesidir. “Kör Ali” görme engelini alay konusu yapan bir lakaptır. “Şişman Ayşe” kilo üzerinden küçümseyici bir çağrıdır. “Kel Hasan” saçsızlığı alay unsuru haline getirir. “Deli Hüseyin” ise ruhsal veya davranışsal farklılığı küçümseyen bir lakaptır. Bu tür lakaplar, toplumda kişinin onurunu zedelediği için İslamî açıdan günah kabul edilir. Çünkü hem hakaret hem de gıybet hükmü taşır.
Sonuç olarak lakap takmak başlı başına günah değildir. Niyet ve içerik belirleyicidir. Eğer lakap kişiyi aşağılıyor, kırıyor veya alay ediyorsa günahtır. Eğer lakap övgü, saygı veya kişinin hoşnut olduğu bir sıfatı yansıtıyorsa caizdir. Dolayısıyla kültürel geleneklerde yer alan lakapların İslamî ölçülere göre yeniden değerlendirilmesi gerekir. Kırsal kesimde yaygın olan abes lakaplar hem bireysel hem toplumsal ahlak açısından terk edilmelidir.
[^1]: Kur’an-ı Kerim, Hucurât Suresi, 11. Ayet.