Üzeyir İKİZOĞLU

BİZE DÜŞEN GÖREV

Üzeyir İKİZOĞLU

Kara kış tüm gücüyle kendini hissettiriyor. Kar yağışıyla birlikte gelen ayaz da özellikte dışarıda olan vatandaşlar için dayanılmaz bir çileye döndü. Fakat her hadisede bir hayır olacağına inanan bir milletiz. Biz Müslümanlar da, özellikle böyle zor zamanları hayırlarla geçirmek için güzel bir fırsat olarak değerlendire biliriz. Son yılların en sert soğuklarını yaşadığımız şu günlerde ilimizde bulunan evsizler ve özelliklede mülteci kardeşlerimiz hepimizin aklına geliyor.  Ülkelerinde ki iç savaştan dolayı ilimize sığınan mülteci kardeşlerimiz beklide sert hava koşullarından en fazla olumsuz etkilenenlerdir. Müslümanlar olarak hep birlikte ihtiyaç sahibi kardeşlerimiz ve Suriyeli mülteci kardeşlerimiz için bir seferberlik başlatarak birçok hayra vesile olabiliriz.
 Geçtiğimiz yıl ülkemizde yaşanan maden faciaları sebebiyle yeteri kadar kömür çıkarılamadı. Bundan dolayı da belediyelerimiz halkın kömür ihtiyaçlarının tam olarak karşılayamıyor. Şehrimizde ki ihtiyaç sahibi kardeşlerimizin sayısını düşündüğümüz zamanda gerekli yardımların sadece belediyeler aracılığıyla sağlanamayacağını idrak etmek mümkündür.  Tüm Kayseri halkı olarak ayazda kalmış kardeşlerimiz için ayağa kalkmalıyız. Hayırlı işler yapmak için elimize çok güzel bir fırsat var.  Dünyalık kaygıların başını alıp gittiği bu asırda, ahrete yatırım yapmak için ayağımıza kadar gelen bu fırsatı mutlaka değerlendirmeliyiz. Onlar, samimiyetle uzanan bir dost eline, bizler ise yürekten gelen bir dost duasına muhtacız.  Karşılıklı olarak bir birimize muhtaç olduğumuzu unutmayalım.
 İnsanoğlu zorda kaldığı zamanlarda kendisine yakışmayan davranışlarda buluna bilir. Kayseri’de de dönem dönem şahit olduğumuz hırsızlık ve gasp gibi hadiseler vatandaşların huzurunu kaçırıyor.  Hırsızlık dinimizce yasaklanmıştır. Fakat çok zor durumda olan aç bir insanı bir marketten ekmek çalmasını engelleyemez. Çünkü aç bir insan kontrolden çıkar. Örneklerde anılan hadiselerin yaşanması da toplumumuz tarafından çok sert olarak tepkiyle karşılanıyor. Bize düşen ilk görev ekmek çalan insanı yargılamak ve cezalandırmak değildir. Biz Müslümanlara düşen ilk vazife o insanları o eylemi yapacak kadar aç bırakmamaktır. Bu nedenle de ihtiyaç sahibi kardeşlerimizin öncelikli ihtiyaçlarını tespit edip, onları temin ederek sahiplerine en uygun şekilde teslim etmektir. Bu işi yaparken de İslam dininde ki yardım hassasiyetlerini göz önünde tutarak hareket etmeliyiz. Bir milyondan fazla nüfusa sahip olan ve büyük iş adamlarının çok sayıda bulunduğu Kayseri içerisinde ki ihtiyaç sahibi vatandaşlarına rahatlıkla destek olabilir.  
Bu soğuk havada açıkta kalan kardeşlerimiz bizlerin desteklerini bekliyor. Onlar bizim önemli sınavlarımızdan bir tanesi.  Yardıma muhtaç olan kardeşlerimizi arayalım ve üzerimize düşen görevi yerine getirelim.
Yardımlaşmanın güçlü olduğu milletlerde, dostluklar, birlikler güçlü olurken, fakirlik ve dilencilik yok olur.

Yazarın Diğer Yazıları