KORKULAR CANLANIYOR
Üzeyir İKİZOĞLU
Son zamanlarda üniversitelere meydana gelen istenmeyen hadiseler halk genelinde bir korkuya sebep oldu. Özellikle üniversitede çocuğu eğitim gören aile büyükleri en çok korku yaşan kesim.
Yaklaşan Milletvekilliği seçimleriyle birlikte parti liderlerinin atışması tabanda çatışmalara sebep oluyor. Aileden uzakta ve tam gençlik çağından bulunan üniversiteli gençler bu çatışmaların merkezine çekilmeye çalışılıyor. Siyasi kutuplaşmaların ve liderlerin sert söylemleri sonucu oluşan kargaşa ortamı birçok anne ve babayı endişeye düşürüyor. Günümüzde üniversite okuyan öğrencilerin ortak özelliklerinden bir tanesi de ailelerinin tarihimizde kara bir leke gibi duran 1980 yılında ki askeri darbeye tanık olmasıdır. 80 darbesi dönemine şahitlik eden ailelerin korkuları çocuklarıyla birlikte tekrardan canlanıyor. Ülkemizin zayıf noktası üniversitelerimizdir. Her türlü provokasyona açık ve bir alandır. Ailelerinden uzaklaştığı için gençlerimizin kontrolü imkânsız hale geliyor. Bu halde bulunan gençlerimizin arasına birde siyasi ayrılıklar sokulduğu zaman çatışmalar kaçınılmaz hale geliyor.
Ülkemizin ve milletimizin yıpranmaması için özellikle üniversite gençlerimizin üzerine çok büyük sorumluluklar düşüyor. Bu milletin ve devletin huzuru ve refahı için üzerlerine düşen yükün ehemmiyetini kavramalılar.
Gençlerimiz gözlerini açmalı ve oyuna gelmemeli. Sağlıklı düşünmekten vazgeçmemelidirler. Gençlik bir barut fıçısı gibidir. Bir kıvılcım tüm barutların patlamasına neden olur. Bundan dolayı her bir gencimiz ferdi olarak düşünmeli ve çevresini tehlikeye atacak yanlış adımlardan uzak durmalıdır. Öğrenciler üniversitelere eğitim için geldiğini sıksık tekrarlamalılar. Tarihimizde meydana gelen öğrenci olaylarını iyi incelemeliler. Birde en önemlisi ailelerinin duyduğu korkunun sebebini öğrenmeliler.
Sorumluluğu yüksek olan bir diğer kesimde üniversitelerde görevli eğitimcilerdir. Üniversite hocaları gençler arasında ki sıkıntıları ve sorunları iyi gözlemlemeli. Olaylara ilk müdahale edebilecek olanlar hocalardır. Çoğu zaman üniversite hocalarının da istenmeyen olayla karıştığını ve gruplar arasında çatışmalara sebep olacak hareketler yaptığını görüyoruz. Aydın kesim olarak da tanımlaya bileceğimiz üniversite hocaları öğrenciler arasında meydana gelebilecek bir olayın sebebi değil, çözümü olmalıdır. Hocalar sorunların çözümünün kavga olmadığını anlatmalı.
