Ülkemizde son yıllarda eli anahtar tutan vasıflı eleman yetiştirme hususunda bir gerileme olduğunu müşahede etmekteyiz. Üretim öncelikle vasıflı, meslek erbabı insanlar eliyle artacaktır. Ülkenin tam bağımsızlık yolunda ilerleyebilmesi için teknik insan gücünün artırılması gerekir.
Bayraktar kardeşlerin haritaları değiştiren teknolojileri gösterdi ki teknik elemanlar vatan ve milletleri için askerler ve polisler kadar kutsal iş yapabiliyorlarmış.
Birçok endüstriyel tesiste çalışan mesleğinde çok iyi teknik elemanların sayısı gün geçtikçe azalmaktadır. Bunların yerlerini dolduracak teknik elemanların yeterli sayı ve kalitede hazırlanmaması yakın gelecek için bir tehlike olarak görülmeli.
Endüstriyel tesislerde ilk, orta, lise, endüstri meslek lisesi, meslek yüksekokulu ve fakülte mezunları kategorilerinde işçiler istihdam etmekte. İşe alımlarda hiçbir ayırım gözetmeksizin bütün çalışanlara aynı asgari ücret tanımlaması, meslek tercihine ilgiyi düşürmektedir. Fabrikaların en verimli şekilde işletilebilmesi, büyümesi, yeni yatırımlara dönüşebilmesi için meslek okullarından mezun olanlara özel asgari ücret tanımlaması yapılmalı.
Böylece bu okullara ilgi artırılmalı. İlgi arttıkça, okulların öğrenci profili de güçlenecektir. Mezun olan öğrenciler çalışacakları tesislere daha fazla katma değer sağlayacaklardır. Sonuçta ülke ekonomisinin kalkınması hızlanacaktır.
Devletimizin bu konuda özel sektörün durumunu da gözeterek meslek sahibi olmayı özendirecek yasalar çıkarmasını ümit ediyorum. Mesleğe teşvik edecek şekilde özel asgari ücret tanımlamasının bu doğrultuda atılacak en doğru adım olduğunu düşünüyorum.
