‘’Siz bizim kıyametteki hasmımızsınız’’
Sözün bittiği yer.
İki yıla yakındır Gazze katliamını, acılarını, yok oluşlarını, soykırımlarını izledi dünya.
Vicdan sahibi halklar doğusundan batısına, Avrupalısından Asyalısına tüm kıtalarda ayaklandı. Meydanları doldurup mazlum Gazze halkının sesi oldular.
Dünyanın en ünlü üniversitelerinin öğrencileri her töreni bir protestoya çevirip Filistin bayrağı açtılar.
İsrail zulmü vicdanlı halklar tarafından her platformda dile getirildi.
Dünya liderleri kınamalar, görüşmeler, diplomatik girişimlerin ötesine geçmeyen söylemlerle kaldılar.
Artık acıyı, zulmü, zulmün şiddetini, derecesini, açlığı, kanı anlatan güzellemeler yapmak bir şey ifade etmiyor. Bunlardan bahsetmeye utanıyor olmak lazım.
Onlar zaten 24 saat her halleriyle canlı canlı karşımızda.
‘’Affet bizi ey Gazze’’ demeyeceğim, göz yaşı dökmeyeceğim.
Fotoğraflarınızı paylaşmayacağım. Acılarınızı yaymayacağım.
AFFETME BİZİ EY GAZZE! ŞİKAYET EDİN BİZİ ALLAH’A.
Davacı olun bizden, hak etmiyoruz affedilmeyi…
Koskoca İslam aleminin çocuklarına bıraktığı utanç mirasının hesabı çetin olsun.
Liderlerimizi harekete geçiremedik. Yapılacak tek şey bu idi; GAZZE’YE MÜDALE EDİLSİN! Diyemedik.
Bir günde işi bitirilecek Siyonistlerin defterini düremedik.
Eylemlerimiz cılız, tepkilerimiz pasif kaldı.
‘’Siz bizim kıyametteki hasmımızsınız’’ dedin ya islam alemine. Şikayet dilekçesi çoktan oluştu bile.
Umudunu bu kadar derin acılara dürdün ya, sitemini onurlu duruşunla içimize ok gibi sapladın ya…
AFFETME BİZİ GAZZE!
Bu utanç bize yeter…
AFFETME
