Vedat ÖNAL

İbrahim Eken hoca'nın 'FETÖ' tespiti ve Kayseri

Vedat ÖNAL

Kayseri’nin yetiştirdiği en önemli alim şahsiyetlerden birisidir İbrahim Eken hocaefendi. Aynı zamanda Amerika’daki hoca kılıklı o şarlatanın ipliğini ilk pazara çıkaran alimdir aynı zamanda. Ama ne yazık ki Kayseri o şarlatana gösterdiği itibarı ve değeri maalesef Eken hocaya gösteremedi.
Kayseri yüzyıllar boyunca alimleri ile ün salmış bir şehirdi. Medrese olarak Kayseri kadar yoğun bir medrese binasının olduğu başka şehirler çok nadirdir. Son yıllarda ise bu yönü artık bitti ve ticareti ile anılır oldu. Bu özelliği ile birlikte Kayseri aslında çok şeyini de kaybetti. Ferasetle bakabilme yeteneğini de kaybetti. En bariz örneğimi, Kayseri’nin her tarafına dağılmış olan o medreselerin birçoğunun yerlerinde yeller esiyor şimdi. Bunu Kayserililer yani bizler bizzat kendi ellerimizle yaptık. Ne için rant için yaptık. Arsa rantına kurban ettik. Neyse bu başka bir mevzu.
Gelelim İbrahim Eken hocanın bu şarlatanı yıllar önce nasıl tespit ettiğine. Eken hoca bir dönem Diyanet İşleri Başkanlığında görev yapmıştı. O yıllarda bu Feto denen şarlatanın Diyanet’te görev alması ile ilgili komisyonda görev aldığını hatta komisyonun başkanı olduğunu anlatırdı. O komisyonda görev yaparken bu şarlatanın komisyona mülakat için geldiğini ve kendisini tasvip etmediği için komisyona bu kişinin ilminin falan olmadığını aksine İslam’a zarar verecek bir durumunun olabileceğini söylediğini anlatırdı. Yıl 1960’lar. Evet daha Feto şarlatanı kendisini gösterecek bir zemin bulamamış kendisini ortaya çıkarmak için ortam aradığı yıllar. Ama maalesef Eken hocanın muhalefetine rağmen diğer üyelerin olumlu oyu ile bu Feto denen şarlatan Diyanet Teşkilatı’na alınıyor. Sanıyorum bu olayı değişik zamanlarda Eken hoca birçok kimseye de anlatmış olabilir. Yani kısacası İbrahim Eken hocaefendi bundan uzun yıllar önce bu yapının durumunu farketmiş ve bir yerleri uyarmıştı. Fakat ne Türkiye’de ne de Kayseri’de onu dinleyen olmadı. Belki de yeterince ses getirici olmadı. Şimdi birçok kimse çıkıp söylüyor ben şu zaman böyle söyledim şöyle söyledim diye fakat bahsettiğim gibi bütün bunlardan yaklaşık çeyrek asır önce 80’li yıllardan çok çok önceleri bu işin farkına varan feraset sahibi alim şahsiyetler varmış demek ki.
Şunu rahatlıkla söyleyebilirim İbrahim Eken hoca Kayseri’de çok itibar edilen, sürekli ziyaretlerine gidilen ve sevilen de bir alim şahsiyetti. Ama maalesef Kayseri bu alimin sözüne çok da fazla kulak asmadı. Birçok nasihatı, anlattıkları çok da fazla dikkate alınmadı. İbrahim Eken hocaefendi gerçekten ilmiyle amil bir kişilikti. Müthiş bir bilgisi, ilmi altyapısı vardı. Arapçayı çok iyi bilir. Kaynaklara hakim bir özelliği de vardı. En önemlisi de ortalıkta sahtekarlıkla itibar sahibi olan sahte tarikat erbabına karşı da çok önemli uyarılarda bulunurdu. Şeriat olmadan, ilim olmadan hiçbir şekilde hakikate ulaşmanın mümkün olmadığını anlatırdı. Çeşitli televizyon programlarında dinlediğiniz zaman konulara vukufiyetini çok rahatlıkla anlayabilirdiniz. Yüzlerce talebe yetiştirdi bunlar Türkiye’nin çeşitli yerlerine dağıldılar. Kendisinden Allah razı olsun mekanı cennet olsun. Söylediğim gibi Kayseri Eken hocaya itibar gösterdiği kadar dinlemiş de olsaydı bugün belki de farklı bir konumda olacaktı. Böylesine büyük değerlerimizin farkına hep kaybedince varıyoruz. Kayseri belki de bu büyük değerlerini yeterince dinlememesinin, nasihatlerini yerine getirmemesinin cezasını çekiyor ve çekecek. Vesselam.
 

Yazarın Diğer Yazıları