'Kumar bağımlılığı intihara sürüklüyor'
Kumar bağımlılığının büyük maddi kayıplara yol açtığını ve kişiyi intahara kadar sürüklediğini belirten Psikiyatrist Doç. Dr. Yunus Hacımusalar, 'Kumar oynama maddi kayıplara yol açar ve kişiler maddi kayıplardan sonra çevreden borç alma, kredi çekme, bazen mülklerini, eşyalarını satma gibi davranışlarda bulunur. Daha sonra bu borçları ödemek için yeniden kumar oynama davranışını tekrarlar ve bu bir sarmala dönüşür. Bu sarmal bir süre sonra kişide yoğun kaygı, depresyon, hatta intihar düşüncelerine kadar varan bir duruma neden olur' dedi.
Uzmanlar, Kumar bağımlılığının sadece iradeyle aşılamayacak bir 'beyin hastalığı' olduğu vurgusunu yaparak, tedavi sürecinde psikoterapi, ilaç tedavileri ve manyetik uyarı gibi yöntemlerin kombine olarak kullanılmasının hayati önem taşıdığını belirtiyorlar.
Psikiyatrist Doç. Dr. Yunus Hacımusalar bütün bağımlılıkların tanımının birbirine benzediğini belirterek, “Bağımlılıkta önce kişi o davranışı yaparken büyük bir haz alır. Bir süre sonra bu davranışı yapmaktan bir sıkıntı duymaya başlar. Bu davranış genellikle kişiye zarar vermeye başlar ama kişi kendini bu davranışı yapmaktan alıkoyamaz. Kumar bağımlılığı özelinde düşündüğümüzde, yasal sitelerden ya da yasal olmayan sitelerden yoğun bir kumar oynama davranışı olur. Bu kumar oynama davranışı kişide yoğun bir haz oluşturur ve kişi kumar oynamadığı dönemlerde de zihinsel olarak sürekli bu davranışla uğraşır, hayaller kurar, kumar oynamak için planlar yapar. Genellikle bu kumar oynama maddi kayıplara yol açar ve kişiler maddi kayıplardan sonra çevreden borç alma, kredi çekme, bazen mülklerini, eşyalarını satma gibi davranışlarda bulunur. Daha sonra bu borçları ödemek için yeniden kumar oynama davranışını tekrarlar ve bu bir sarmala dönüşür. Bu sarmal bir süre sonra kişide yoğun kaygı, depresyon, hatta intihar düşüncelerine kadar varan bir duruma neden olur. Kişiler bazen kısa dönemli ara verseler de, zihinleri sürekli bu kumar oynamayla uğraştığı için yeniden tekrar tekrar başlamalar çok sık görülür. Bu aslında sadece iradeyle yönetilebilecek bir durum değildir. Bu bir beyin hastalığıdır. Önce bunun hastalık olduğunu bilmemiz gerekiyor. Bu nedenle bu hastalık için doğru bir teşhis ve doğru tedavi yöntemlerinin uygulanması gerekir. Yani tek başına kişinin gayreti bu konuda yeterli değildir. Mutlaka önemli ama yeterli değil. Kişiler mutlaka bir psikiyatri uzmanı tarafından değerlendirilmesi gerekir. Burada uygulayabileceğimiz birkaç yöntem var. Bunlardan birincisi psikoterapi yöntemleri. Daha sık bilişsel davranışçı terapi dediğimiz bir terapi yöntemini kullanıyoruz. Bunun yanında mutlaka ilaç tedavilerinin eklenmesi gerekir. İlaç tedavileri olmadan bir bağımlılık tedavisini yürütmemiz oldukça zordur ve bunun yanında manyetik uyarı tedavisi dediğimiz bir tedavi yöntemi de eklenebilir. Bazen bir, bazen birden çok tedavi yönteminin buna eklenmesi gerekir. Mutlaka kişinin burada istekli olması önemli ama aynı zamanda kişinin yakın çevresinin de bu tedaviye katkı sağlaması gerekir. Çünkü kumar oynamada mutlaka çok ciddi dijital tedbirler alınması gerekir. Banka hesaplarının, kredi kartının ve harcamaların kontrolü. Çünkü bu kişilerde sık sık çevreden borçlanmalar da olduğu için uzun, dirençli bir süreçtir ama tedavi edilebilen bir hastalıktır” şeklinde konuştu.