İsmail ARSLAN

Kasıntının Teki

İsmail ARSLAN

Ülkede parlayan STK dolandırıcılığına dair bir ikaz: Görsele bir iki perişanlığı sunup, vesileleri ile malı götürengillerin memleketinde, öyle her mağdura bakıp da bu budur sanmayın, bu görüntünün ardında kimler var ve esasta kimlere hizmettesiniz bilemezsin. Aldanmamak için çare denetimdir, olmadı verdiklerinizi bizzat siz denetleyeceksiniz. İki aileyi vitrinize edip, vesileleri ile milletin hayr hasenat duygularını paraya, güce, şehvete alet edenlerden, onlara verenler de sorumludur
--
Bizzat Devlet Başkanı tarafından yapılan tasnifleme ile: “İbadetle meşgul alt tabaka” olarak, örgüt üyeliği gerekçesi ile ceza almış olanların infaz durumları ile ilgili bir düzenleme şartı vardır. Bunlara hapis değil de bazı zorunlu hizmetler daha münasip olurdu ve mahkumiyet gerekçelerinin de kör itaat ile bir kişiye tabi olma suçu olarak düzeltilmesi halinde benzer durumdaki binlerce tarikat ve cemaat üyelerine de bir mesaj verilmiş olurdu. Derseniz böyle bir suç mu var TCK'nda. Haklı soru olurdu, yok, evet, ama kesinlikle olmalı ve yaptırımı da, zorunlu kamu hizmeti olmalı. E ama mevcutta yok, şu an uygulanmaz mı diyorsunuz. Haklısınız, ama kesinlikle eminim, şu anki mahkumiyetler karşısında, bu şekilde bir kanun mesnetsiz yaptırım uygulaması, vicdana daha uyar olacaktır.
--
Kasıntının teki... Hep kasılmaya programlanmış olmalı... Onda acziyet yadırganır! Güleç biri... Surat astığı an bittiği andır! Sert ve olgun abi... Cıvıklık karizmasını çizer! Mıymıy bir şey... O asla asil olamaz! Çapkın duygusuzun teki... 'Aşık olmuş' Hadi be, inanmam! Dindardır... Hele bir bir yasakta görülsün, 'Vay vay! Saman altçı seni!' Güzel şarkı söyler senelerdir... Bu ne ya! -boğaz sorunu var- Katır gibi çıkıyor sesi! Mütevazidir... Kibir bana yakışır abi, sen uza bundan! Dinle minle işi olmazlar familyasından... Camide görmüşler, hu'cu mu olacak lan yoksa bu! İçmez...  İçtiği gün tefe konulur!
*********
Ne görüntü yakalamışsa osun sen başkası için. Seni seninle değil, gördüğü ve zabtettiği ile bilir muhatap.
**********
Şahitlik ayrı iş... Tanrılık ayrı... Aslında yargıçlık zanaati çok tehlikeli bir uğraştır... Hükmü tuttursan da tutturmasan da hayrı yok. An an yaşanan dünyada geçenin ve sıfatların peşindekiler, çöplük deşeleyicileridir. İnsan yaşamı zaman zaman yaşar... Yaşayanın bir sonraki anda hangi halde olduğunu kim bilebilir? Burnunu vazifesi olmayan iie sokanın anasını belleyeceklermiş mahşerde! Ama ben ama ben kem küm ama ben Şey mey ıck mıck of ya of ya Seneye erovizyon'a bununla katılsın Türkiye :)
--
İnsan olmanın anlamı: Hepimizde her şeyden biraz vardır. Neyin bizde çoğalması ise tamamen niyet ve gayretimizin mahsulüdür. Mailis Nalars Sarpust Yazıtları
--
Engelli bir avukat olarak derttaşlarıma reva görülen her türlü kötü muameleyi lanetliyor ve ihtar ediyorum, kimse yaşattığını yaşamadan ölmez. Dua etsinler de bu dünyada görecekleri kifayet etsin, iş diğer tarafa kalırsa, altından kalkılmaz. Memuru, amiri işini layığıyla yapmaz, zulmeder... Belediyesi yolu, geçidi uygun yapmaz zulmeder... Mevzuatçısı dandik düzenlemelerle zulmeder... Allah ıslah eylesin, etmeyecekse kökünü kurutsun.
--
Çok kolaycı bir millet olduk, yuh! Eğer sıkı idman yapmaz ise bir sporcu, başarılı olamaz. Dersine layığı ile çalışmazsa talebe, imtihanı iyi geçmez. Lakin bir şeyhe, öndere kör itaat ile bağlanırsa kişi, bizim milletin çoğuna göre, dünyada bir iş sahibi olur ve Sırattan da onun koyun cebinde geçer ve cennette keyf eder. Bu milletin kanını içmeyen enayidir yazar büyük kitapta da.

 

Yazarın Diğer Yazıları