İsmail ARSLAN

İhtikara mani olunuz!

İsmail ARSLAN

Ulaşım için binek araç, ona zaruri ihtiyaç olan engelliden, araç alımında özel tüketim vergisi talep edilmesi vicdansızlıktır.

Ne hukuka, ne de hakkaniyete uyar tarafı yoktur.
Bugün bazılarının engellilere mahsus uygulanan ÖTV bağışıklığından yararlanma hakkına dair mevcut uygulamayı aile ve sosyal hizmetler bakanlığı oluru ile sadece maddi durumu uygun olmayan engellilere tahsis ile ilgili bir çalışma içinde oldukları ve yasalaşması için Meclis'e sunacakları haberini aldım.
İnsan haklarına dayalı bir idare böyle bir saçmalığı aklına bile getiremez.
Engeli ulaşım ve seyahat hakkına mani olan her engelliye esasta ücretsiz olarak bu hakkı temin ile mükellef olan idarenin, suistimali gerekçe ederek, hakka engel olması tam bir faciadır, ayıptır.
Esasen engel oranı ne olursa olsun araç kullanabilir durumda olmayan engelliler için hukuk, ÖTV ve MTV bağışıklığından yararlanma hakkını prensip olarak kabul ediyor. İdare mevzuat ne diyorsa onu uygulama yönünde irade sergiliyor, lakin mahkeme kararı ile başvuru halinde de bu hakkı teslim etmek zorunda kalıyor. 
*
İhtikara yani stokçuluğa mani olacak bir gücü olmayan devlette, kim idareci olursa, ihtikarcının rüşvetinin kokusunun peşinde divane dolanır.

"Patates soğan, yağ, et stokçuluğu yaparak, bu millete zulmedeni çok basit bir manevra ile şapşala çevirebilecek güç,  bir şey yapmıyorsa, bu aynı yerden beslenmenin bir göstergesi değil de nedir?
*
Tüm devlet yapısının yeniden kurgulanması ve liyakat odaklı bir yapı inşa edilmelidir. Bürokratik kurgumuza el atılmalı, insan haklarına saygılı değil, dayalı bir yapı tesis edilmelidir. Bu konu bir parti konusu değildir. Her mensubiyetten vatanseverin ortak gayretine ihtiyaç vardır. Umarım siyasi liderler de enaniyetten sıyrılarak bu gerçeği atlamazlar. Aksi halde onların da misyonları mevcut yapıyı muhkemleştirmek ile biter.

Konu Atatürk vefat eder etmez girilen ABD mandasından kurtulabilme iradesidir. Kime nasip olur bu, bilemem, ama bu olmadan, ne olursa, her olan biten, mandaya hizmet ile şerh olunur.
*
Muhakkak yetkililer ilgileniyorlardır, ama yine de ikaz edelim!
Su krizi önümüzde!
Dün Maravgat suyu eğer şu kriz baş göstermese ide, neredeyse İsrail'e boru hattı ile akacaktı!
Suya yönelik her türlü tedbir en hızlı şekilde alınmalı ve halkın su tüketimi konusunda bilinç düzeyi yükseltilmelidir.
*
Yine ormanlar yanıyor. Yakanı ve yanan orman arazilerine bırakın oteli, bir kerpiç ev yapımına izin verecek olanı en az derecede ağırlaştırılmış müebbet ile cezalandırmayan ve tüm mal varlığına el koymayan idare, ben devletim demesin
*
Ey boykotçu arkadaşım!
Senin içmediğin içecek veya kullanmadığın ürün değil zarar verecek olan, senin daha iyisini yapabilmen sonuç verici olan olacaktır.
*
Çok bilgili olabilirsin. Dünyanın kitabını okumuş, kelimeleri yan yana getirmede mahir, üstelik iknada kuvvetli de... 

Peki, sana yapılmasını istemediğin bir şeyi, başkasına yapman neyin nesi? 

Daha açığı, özgürlüğüne, yaşam biçimine, kafa yapına tevacüze, baskıya, engellemeye duyduğun öfke, hesabına gelmeyenin özgürlüğüne tecavüzde, neden gevrek bir gülümsemeye dönüşüyor sende?

Derdi bağcı dövmek olana, siyasal lafazanlıktan öte film yoktur!
*
Hind kumaşının bol olduğu pazarda, bir tezgahta ancak bulunan patiskaya paha biçilemez.
*
Mesleğimi itibarsızlaştırmaya çalışan şeytanın uşağıdır.
Bendeniz bir hak müdafiiyim. Siz bunu avukat olarak biliyorsunuz. Bir ihtisas alanı üzere yoğunlaşarak icra ediyorum mesleğimi. Vergi hukuku çalıştığım alan ve devletimin kasasına haram para girmesin, haksız şekilde yanlış işlemle vergi almasın mükellefinden diye uğraşıyorum. Haksız, hukuka aykırı iş ve işlemi yargıda iptal ettirme gayreti, işimiz.
İşte bu yüzden bendenizin yaptığı ile sorunu olan, Hak ile sorunludur.
*
İslam inancında ırk vardır, ırkçılık yoktur. Meşrep vardır, meşrepçilik yoktur. Parti vardır, particilik yoktur. Bilumum cilik culuk, yani doğrusunda birlikte olduğunun, yanlışında da sırf tarafından olduğu için bulunmak batıldır, hakka hıyanettir. 
Ölçü daima haktan yana bulunmaktadır. Hata ve yanlışta, ama benim ırkımdan, partimden, cemaatimden diye orada olmayı meşru görmemektir. 
Civarına doluşmalarının sebebi servet, mevki, makam (riyaset) ve bazen de şöhretin ise, olmadığında caziben, olmayacaklarını görmene rağmen, varlıklarından haz alıyor ve  civarında pervaneliklerinden pek bir keyifleniyor isen, maalesef ilk üfürmede* seni uçuran tüyün uçuşacak ve ardın açığa çıkaracaktır. 
Hadi bakalım!

*  "O gün kimin iyilikleri mizanda ağır basarsa onlar kurtulacaklar." dan bir önceki ayette geçen kelimeden esinlenilmiştir.

Yazarın Diğer Yazıları