Ekonomist Uzunoğlu 'Ekonomik kriz değil, çürüme'
Ekonomist Ömer Uzunoğlu, altın ve para piyasalarına ilişkin değerlendirmelerde bulunarak 'Özellikle maliye politikası başta olmak üzere, ekonomide, eğitimde, hatta sağlıkta, dolayısıyla geniş kapsamlı baktığımızda insanlarda ahlak noktasında dahi büyük bir çürüme yaşıyoruz Bunu tolere edebilmek mümkün değil' dedi.
Ekonomist Ömer Uzunoğlu, altın ve para piyasalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Uzunoğlu, altın ve para piyasalarını değerlendirerek; “Haftaya altının yükselişiyle başladık. Tahmin ediyorum ben hedef koyduğumuz 3 bin 600 dolara rahatlıkla yılbaşına ulaşacak. Ki biz 2 bin 620 dolardan başladık. 3 bin 600 doları gördüğümüzde tahmin ediyorum ben küçük altın 8 bin 500 liranın biraz daha üzerinde olacak. Belki 9 bine yakın olacak. İçinde bulunduğumuz son 12 ayda dolar ve euroda hiçbir hareket gözle görülebilecek boyutta olmadığı halde altında çok ciddi bir atak oldu. Bunun farkındayız. Kur baskısı Merkez Bankası'nın hala devam ediyor. Ben bir kez daha tekrarlamak istiyorum. Tahminen yüzde 40 civarında ben efektif kur üzerine bir baskı olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
Ekonomi hakkında değerlendirmelerde bulunan Uzunoğlu, “Bir diğer açıdan kendime şu soruyu soruyorum yaşadığımız kriz mi? Herkes krizden söz ediyor. Fakat benim bildiğim kriz ekonomide gelip geçici olur. Mesela biz 15 Nisan kararlarında bunu rahatlıkla yaşamıştık. Yani nisan 1994’te alınan kararla biz bu krizden çıkmıştık. Yine 2001 yılında Türkiye krize girdi ancak çok kısa sürede toparlandı. Neredeyse şahlandı yani son 2 yılda 2001 sonrasında şahlanan bir ekonomiyle karşı karşıyaydık. Dolayısıyla düşündüğüm de şu sonuca vardım ben. Bu bir kriz değil, bu bir çürüme. Özellikle maliye politikası başta olmak üzere, ekonomide, eğitimde, hatta sağlıkta, dolayısıyla geniş kapsamlı baktığımızda insanlarda ahlak noktasında dahi büyük bir çürüme yaşıyoruz Bunu tolere edebilmek mümkün değil. Finans bacağına baktığımda ben Türkiye'de bir finans sıkıntısı olduğunun farkındayım. Fakat öyle ahlaksız bir ortam yaşıyoruz ki. Siz bugün Dünya Bankası'ndan Türkiye'ye 500 milyon dolar sıfır faizle kredi sağlasanız insanlar artık içinde bulunduğumuz gün ranta çok alıştılar. Hiçbir biçim ve şekilde bunu yatırıma ve üretime değil de altına, dövize, yata, kata, bağışlayın boş şeylere harcayacaklar. Yani biz yatırım yaparak, üretim yaparak, ihracat yaparak kalkınmayı unuttuk. Tamamıyla son yıllarda rant ekonomisine, bankaya parayı koyarak sırt üstü yatarak geçinmeye çalışıyoruz. Geçtiğimiz aylarda Sanayi Odası Başkanının açıklaması vardı. Çok hoşuma gitti. Dedi ki; ‘biz geceleri uyuyamıyoruz ama rant için bankaya para yatıranlar uyuyor’ dedi. Gerçekten ben buna hak veriyorum. Artık içinde bulunduğumuz gün her şeyi bir tarafa bırakıp yatırım, üretim, istihdam ve ihracat için reformist kararlar alarak önümüze bakmalıyız. Aksi halde bu gidişin sonu yok” ifadelerini kullandı.
Bakmadan Geçme





