'Şiddet içerikli haberlerin sansüründen yanayım'

Hukukçu Yasemin Karaköse, şiddet içerikli haberlere yönelik sansür uygulanması gerektiği açıklamalarında bulunarak 'Şiddet haberlerinin çok yaygınlaşması, görünürlüğü aslında bunu olağan hale getiriyor. Biz belki bunun çok farkında değiliz. Ben sadece bir hukukçu olarak bunu belki çoğu tasvip etmeyeceklerdir ama sadece bu konuya münhasır olmak üzere bu anlamda sansürden yanayım açıkçası. Şiddete ilişkin şeyleri gördükçe, çünkü insan latif bir varlıktır. Muhatap olduğu şeye dönüşüyor, ondan etkileniyor' dedi.

Hukukçu Yasemin Karaköse, Kayseradar ve Radyoradar ortak canlı yayınında, "Geleceğe Mektuplar" programına katılarak, moderatör Aile Platformu Başkanı Ahmet Avanlıer'in sorularını yanıtladı.

Şiddet içerikli haberlerin görünür olması bu durumu olağan hale getiriyor diyen Hukukçu Yasemin Karaköse; “Önceden üçüncü sayfa haberleri dediğimiz gazetelerde böyle şiddet içerikli olaylar sadece gazetelerde okunurdu. Televizyonlarda, görsel basında da daha az yer buluyordu. Ya oluyordu, gerçekten biz bilmiyorduk. Şimdiki kadar haberleşme ağı çok geniş değildi. Biz habere bu kadar çabuk ulaşamıyorduk. Bunların dediğiniz gibi çok yaygınlaşması, görünürlüğü aslında bunu olağan hale getiriyor. Biz belki bunun çok farkında değiliz. Ben sadece bir hukukçu olarak bunu belki çoğu tasvip etmeyeceklerdir ama sadece bu konuya münhasır olmak üzere bu anlamda sansürden yanayım açıkçası. Çünkü şiddete ilişkin şeyleri gördükçe, çünkü insan latif bir varlıktır. Muhatap olduğu şeye dönüşüyor, ondan etkileniyor. Hani hep denir ya, beş kişinin ortalamasınız, kiminle görüşüyorsanız ama bu aynı zamanda sadece fiziki olarak bir arada olmak, ondan o anlamda etkilenmek değildir. Şu gördüğümüz ekranlar da bizi aslında bir şekilde etkisi altına alıyor. Hiç farkında olmadan. Gördüğünüz şeye sürekli gün boyu baktığınız, izlediğiniz, dinlediğiniz şeylere, maruz kaldığınız şeylere bürünüyorsunuz. Büründüğünüz şey bakış açınızı ister istemez şekillendiriyor. Dolayısıyla şiddet içeriklerinin bu kadar çok veriliyor olması bizde biraz sıradanlık algısı oluşturuyor. Evet, biz bunu oturduğumuz yerden genel olarak adaletin yerini bulmadığından söylenerek belki şikayet ediyoruz ama aslında maruz kaldığımız şeye belki itiraz etmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Hukukçu Karaköse; “Özellikle belli bir yaşta bugün bunlara ulaşmasının ve buna ilişkin kendi iç dünyasında saldırganlığını perçinleyebilecek bu kadar görsel ortadayken buna ulaşmak bu kadar ortadayken kolayken bu dönemde özellikle gençlerin bu gibi konularda daha koruyup kollanması gerektiği kanaatindeyim ve bunun da kesinlikle basın aracılığıyla ve basındaki dediğim gibi bu şiddetin çok sık dile getirilmesi, çok uzun süre haberlerde işlenmesi mesela hiç gerek yok. Yani her şeyi bilmek zorunda değiliz bu anlamda. Herkes işini layıkıyla yerine getirdikten sonra bir şekilde yakalanır, cezalandırılır ama biz bunu çok bilmek, duymak zorunda değiliz. Dışarıya çıktığı zaman kendini belki de yapay bir ortamın doğrudan muhatabı olmadığı için diyorum, bir tedirginliğin içine sokuyor. Bu aslında kişinin kendi iç dünyasındaki güvenlik algısını da etkiliyor. Kendimizi güvensiz bir ortamda, huzursuz hissediyoruz. Dediğim gibi o latif varlık olan insan maalesef o huzursuzluktan bir şekilde etkilenecek. Gördüğü, sürekli maruz kaldığı bu olumsuz haberlerden ve görsellerden dolayı” diye konuştu.

Haber Merkezi

Bakmadan Geçme

Kayseri Gündem - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!
WhatsApp İhbar Hattı
0533 704 84 10
ÇEKİN, GÖNDERİN, YAYINLAYALIM!