- Haberler
- Gündem
- Tarihçi Arslan 'Müslüman olmayan Türk'ü, Türk saymamak gibi bakış açılarımız var maalesef'
Tarihçi Arslan 'Müslüman olmayan Türk'ü, Türk saymamak gibi bakış açılarımız var maalesef'
Sanat Tarihçisi Profesör Doktor Celil Arslan, Türklerin İslam Öncesi tarihini de dikkate almak gerektiğini vurgulayarak, 'Biz belli gerekçelerle mesela İslam öncesini yok saymak gibi. Müslüman olmayan Türk'ü, Türk saymamak gibi böyle bakış açılarımız var maalesef. ' şeklinde konuştu.
Sanat Tarihçisi Profesör Doktor Celil Arslan, Türklerin tarihte farklı dinleri de benimsediklerini belirterek; “Tarihe bütüncül olarak bakmak lazım. Çünkü İslam öncesi inanclar, gelenekler, İslamiyet sonrasında islami üslup içerisinde devam ettiriliyor. Tarihin her döneminde Türkler kendi dönemlerindeki farklı dinleri benimsemişler. O dinlere bağlı olarak yaşamışlar. Ama Türklüklerini de muhafaza etmişler” dedi.
Sanat Tarihçisi Profesör Doktor Celil Arslan, Kayseradar ve Radyoradar ortak canlı yayınında 'Dün, Bugün, Yarın' programına katılarak Moderatör Prof. Dr. Osman Özsoy'un sorularını yanıtladı.
Sanat Tarihçisi Profesör Doktor Celil Arslan, Türklerin Anadoluya göç etmesi ile başlayan süreci, islamiyeti kabul edişini ve islam öncesi Türklerin tarihi hakkında bilgiler vererek; “Türkler geldiğinde Anadolu'nun durumu neydi? Bu anlamda da Kayseri'de durum neydi? Şimdi Türkler önce bir iskan politikası yürütüyorlar. Yani sürekli gelen Türk boyları Anadolu'ya yerleşiyor. Neticede konargöçerlik var ama tabii Türklerdeki bu konargöçerliği de ayrıca konuşmak lazım. Sadece sürekli göçen bir topluluk değil. Gittikleri konaklayan, eser veren topluluk olarak bakmak lazım. Bu anlamda Türkistan coğrafyasından şimdi tabii son yıllardaki kavram olarak biz Orta Asya'yı kullanıyoruz ama tarihte o coğrafyanın ismi Türkistan'dır. Doğusu var batısı var. Orada kitleler haline geliyorlar. Sonra Moğollar'ın önünden çünkü Moğollar, Buhara-Semerkant’tan başlayarak Bağdat'a ve Kayseri'ye kadar geliyorlar. Yani burada şunu görüyoruz. Konya'ya kadar, Anadolu'ya geliyorlar. Orta Asya'dan insanlar, Moğollar'ın önünden kaçarak Anadolu'ya gelmeleri de söz konusu. Dolayısıyla 1200’lerin ortalarına doğru olan bu dalga, çünkü Türklerin Anadolu'ya gelişi, Malazgirt ile başlatılır. Tabi Malazgirt öncesine biz çok bakmayız. İşte İskitler, Hunlar bunların Anadolu'daki yerleşim alanları, Urartu bölgesindeki kazı alanlarındaki İskit buluntularını çok dikkate almayız maalesef. Burada acı bir durumu söylememiz lazım. Biz belli gerekçelerle mesela İslam öncesini yok saymak gibi. Müslüman olmayan Türk'ü, Türk saymamak gibi böyle bakış açılarımız var maalesef. Bu alanda da uzman yetiştirmemek gibi bir şeyimiz var. Tarihe bir bütüncül olarak bakmak lazım. Çünkü İslam öncesi inanclar, gelenekler, İslamiyet sonrasında islami üslup içerisinde devam ettiriliyor. Tarihin her döneminde Türkler kendi dönemlerindeki farklı dinleri benimsemişler. O dinlere bağlı olarak yaşamışlar. Ama Türklüklerini de muhafaza etmişler” ifadelerini kullandı.
Bakmadan Geçme
