Allah'tan gayrına sığınıp, O'ndan başkasından himmet umanların alayı, iman konusunda perişandır.
Eğer şu aşağıdaki tanıma inanıyor ise ehli tarik, işi oldukça müşkildir.
Gavs
Kendisine sığınıldığı ve kendisinden yardım istendiği zaman kutba verilen isim [Allah tarafından âlemi mânen idâre etmekle görevlendirilmiş ve kendilerine olaylara hükmetme izni verilmiş olan velîlerin mânevî derecesi en yüksek olanına kutup, kendisinden yardım istendiği zaman ise kutba gavs denir]: İntisâbım tâ ezeldendir Cenâb-ı Ahmed’e / Vâris-i sırr-ı nebî sultân-ı gavs-i emcede (Sa’dî’den). İdrîs-i Muhtefî, gavs olduklarına bütün müritlerinin inandığı bu Melâmî şeyhlerindendir (Ahmet H. Tanpınar). Sûfîler darda ve sıkışık durumda kaldıkları zaman, “yetiş yâ gavs, meded yâ gavs, imdat yâ pir!” diye feryat eder ve kutbun mânevî himâyesine ilticâ ederler (Süleyman Uludağ).
Gavs-i âzam: En yüce mertebede olan velî, kutb-ı ekber. Gavsü’l-vâsilin: Gerçeğe ulaşmış olan âriflerin en büyüğü, gavsı.
*
Ülkeyi tek bir insanın varlığına muhtaç farz etmek veya bu izlenimi oluşturmak kanımca varlığımıza ihanettir. Neden sadece o algısı pompalanıyor?
Mevzu bir ideal etrafında kenetlenme mevzusu değil miydi?
Neden bir şeyleri birlikte yapamıyor bir kurtarıcının kurtarmasına ihtiyaç duyuyoruz?
Sonra fetöyü niye kınıyorsunuz demezler mi?
Eğer herkes fert fert ahlak adalet insanlık namzeti olmayacak ise, neden yaşanıyor bu hayat, bu kadar kalabalık?
*
Bugünden tezi yok devletteki vazife ve yetkisi kaynaklı olarak, kamuyu, hatası kökenli zarara uğratan her memurun, verdiği zarara dair en önce mal varlığı ile sorumlu tutulması yönünde yasal düzenleme yapılmalı ve siyasi nüfuza ile kendine veya çevresine fayda sağlayan her siyasi de ağır müeyyidelere tabi tutulmadır ki beka meselesi bundan ibarettir. Ahiretini kaybedecek birinin Asya kadar devleti olsa ne fayda ona bu dünyada.
Varsanız varsınız demektir, yoksanız zaten hiç var olmamışınızdır.
*
Ne kadar da komplo teorisi diyecekler olsa da, işin aslı esası budur: Dünyada, İsa'nın göksel krallığın başına geçmesi için şart olan Büyük Yahudi Krallığını kurma gayretinde çalışan bir organizasyon var ve Akdeniz dahil, vaat edilmiş topraklarda kurmaları gereken bu krallık için, bugün Ortadoğudaki tüm manevraları ve bu mevzuda bizim cahil ve kafası az çalışan bölge insanı da sanıyor ki bu iş bir Yahudi programı, hayır, hayır, mevzu bir Hristiyan projesidir ve plan kurucularının gayeleri göksel krallığının başına geçmek için, göklerden inecek İsa'ya ortam hazırlamaktır.
Cehalete kanaat edilmese, İncil okunsa, Pavlus'un mektupları mesela, net görülecek bu ve tüm o haçlı seferleri de bunun için yapılmıştı, tüm dünya üç beş şizofrenin elinde oyuncak, anlayacağınız ve bunu bugün başaramazlarsa, yarın yine deneyeceklerdir. Net bilgi.
*
Her vesile ile doğa ile ilgili eylem yapan o çok doğa seviciler, İzmir körfezi ölüyor, belediye onlardan diye, ses çıkarmıyorlar!
Yani mevzuları ağaç, orman, su, özde doğa değil!
Yalancılar!
*
Devletin atadığı kayyumlara tu kaka diyenler Kandil'in atadığı kayyumlardan söz açılınca, e ama demokrasi filan diyorlar. Sevsinler sizin demokrasinizi aşağılık şebelekler! Teröre destek veren, öyle veya böyle ülkeyi bölmeye niyetli her gayreti lanetleyemeyen tüm akımlar aşağılıktır, net.
*
Yüz milyon yıl önce yapılmış çekiç buluyorlar ve buna anlam vermekte zorlanıyorla. Müslümanlar ise dünyada Ademden önce de insanların yaşadığını ve Adem yaratılırken meleklerin şaşkınlıklarının anlatıldığını “Orada kan dökecek ve fitne çıkaracak birini mi yaratacaksın?” diye sormuşlarını biliyorlar.